28 Şubat 2011 Pazartesi

Okunması En Keyifli Blog Ödülü


Çoook teşekkürler.Sonunda bana da geldi bu ödül:)
Ben de neredeyse Begonvilli Ev'i keyifle okuyan kimse olmadığını düşünmeye başlamıştım.Çünkü  günlerdir  blog  dünyasında  dolaşan  bu  ödül  nedense  bize  uğramamıştı.


   Şaka bir yana, beni onurlandırdınız Sevgili Kamikaze..



Ödülümü sevinçle alıp, yazılarını  zaman zaman beni hüzünlendirse de, ne amaçla yazıldığını  anlayabildiğim  için keyifle okuduğum;





Şeytanın ‘’Yaz !‘’ Dedikleri(burada) adlı blog sayfasına  gönderiyorum.

Ayrıca  izlemeye  aldığım  tüm  blog sayfalarını  keyifle  okuyorum. İyi  ki  varsınız.

27 Şubat 2011 Pazar

Dünya Kadınları Nasıl Besleniyor?

Araya  hastalıklar  girdi, uzunca  bir  ara  verdim  yazı  dizimize. Kaldığımız  yerden  devam ediyorum:

VENEZUELA
4000 kalori
İsim: Katherine Navas, Yaş: 18 Boy: 1.70, Kilo: 76 kg Meslek: Öğrenci

BİR GÜNLÜK BESLENME PROGRAMI (Kasım ayı)
KAHVALTI
Mısır unu ve tavukla hazırlanan kızarmış hamur işi pastelito (65 gr), elma (200 gr), portakal suyu (220 ml), 1 çay kaşığı şeker ilave edilmiş kahve (100 ml)

ÖĞLEN Tavuk (95 gr), soslu beyaz pilav (200 gr), 1 çay kaşığı sıvı yağ ve limon soslu kıvırcık, salatalık ve domates karışık salata (40 gr), 1 çay kaşığı şeker ilave edilmiş kahve (100 ml)

AKŞAM YEMEĞİ Kızarmış kırlangıç balığı (300 gr), soslu beyaz pilav (200 gr), 1 çay kaşığı sıvı yağ ve limon soslu kıvırcık, salatalık ve domates salatası (40 gr), beyaz ekmek (65 gr), Gazlı İçecek, şu  meşhur....cola  diye  bitanlerden (300 ml), 1 çay kaşığı şeker ilave edilmiş kahve (100 ml)

ARA ÖĞÜNLER Elma (200 gr), vardiyalı kek (50 gr), peynir aromalı Lay's patates cipsi (35 gr), maksi gofret (200 gr), 5 adet Bolibomba naneli sakız, Frica portakal suyu (450 ml), musluk suyu (850 ml) -


Venezuella  mutfağından  söz  eden  şöyle  bir  blog  sayfasına rastladım,  göz  atmak  isterseniz:

26 Şubat 2011 Cumartesi

24 Şubat 2011 Perşembe

Kedi Eve Yakışır:)

Yakışmaz  mı?  Hem de  nasıl  yakışır Colette'ciğim.  Sevdim  bu  mimi. Kızımın  en  tatlı,  en cilveli  hallerini  gösteren  fotoğraflarını  seçtim. Siz  söyleyin,  yakışmıyor  mu  bu  cici kız Begonvilli  Ev'e?

Ben  de  bu  mimi Öykü'cüğüme, Güzeller  güzeli  Şanslı için Gönülçelen'e ve  Potik ve Dünyası'na gönderiyorum.  Bir  de  Sevgili  Ebrulikedi'ye..
Yapmanız  gereken  çok  basit. Tatlı  kediciklerinizin  fotoğraflarını  bizimle  paylaşıp (istiyorsanız  onları  birazcık  anlatabilirsiniz  de),  siz  de  kedi sever  arkadaşlarınıza  göndereceksiniz  bu  mimi.  Böylece  bizler  de tanıyacağız onları.


23 Şubat 2011 Çarşamba

Özgürlük Mücadelesinin Düşündürdükleri ?/ Ezop'tan Bir Öykü



Günlerdir heyecanla  ve  merakla  izliyoruz; Tunus ve Mısır halklarının dikta rejimini devirmelerinin ardından bölgedeki diğer ülkelerde de hareketlenmeler başlamıştı. Hatta direniş  dalgası daha  da  uzaklara sıçradı.  Bir  süredir  manşetlerden  inmeyen   şu  haberleri  her  gün  okuyor, dinliyoruz:

''Tunus ve Mısır’ın izinden Yemen’de halk 5 gündür sokakta. Başkent Sana’da devlet başkanlığı sarayına yürümek isteyen rejim karşıtlarına iktidar yandaşları cop ve taşlarla saldırdı.

Ürdün’ün ikinci büyük kenti İrbid’de binlerce kişi akşam namazından sonra, “Hükümetteki yolsuzlukları protesto etmek ve siyasi reform istemek” için gösteri yaptı.Ürdün halkı düzenlenen gösteride, “Bir halk devrimi yapacağız”, “Sonunda ulusal birlik sağlandı” sloganları atıldı. Göstericiler, dağıttıkları broşürlerde, akaryakıt fiyatlarının düşürülmesini, yolsuzluk yapanların yargılanmasını ve seçim yasasının değiştirilmesini istediler.

İran'ın başkenti Tahran'da muhalif karşıtları yürüyüş başlattı ardından polisle çatıştı..
Tahran sokaklarında bunlar yaşanırken İran meclisinde de hareketli anlar yaşandı. İran Meclis Başkanı Ali Laricani, gösteri yapanların dış bağlantılı olduklarını iddia ederek, ABD ve Batıyı suçladı. Laricani konuşurken milletvekilleri ise Kerrubi'ye ölüm, Musavi'ye ölüm sloganları attı.

Bahreyn'de muhalif gruplar hanedanın, parlamentoya daha çok yetki devretmesini istiyor. Ülke nüfusunun yüzde 70'ini oluşturan Şiiler de uzun süredir, Sünni lider kadrosunun kendilerine ayrımcılık yaptığından şikâyet ediyor.''

Elbette  Libya’da  yaşanan dikta rejiminden  kurtulma  ve direniş  hareketleri  bizi  çok  daha  fazla  ilgilendiriyor. Ülkede,  ekmek  parası  uğruna  bulunan  binlerce  vatandaşımızın  ve onları  kaygı  ile  bekleyen  ailelerinin  dramı  çok etkiliyor  hepimizi. Öncelikle  onların  güvenliği  ve  dönüşü  için gerekenin  yapılmasını bekliyoruz. O  ülkelerin de  siyasi   istikrara  ve hak  ettikleri  rejime  kavuşmalarını diliyoruz..

Mısır’da  Mübarek’in  devrilme  sürecinin  sancılarını aşama  aşama izledik. Öyle  görülüyor  ki, diğer  halklar  da  her  şeyi  göze  almışlar.

Ancak,’’ bu  süreçlerin  sonucunda beklentilere  yanıt  verecek  güvenli  ve  adil  bir siyasi  düzenin  garantisi  nedir?’’ sorusu  hep  içimi  acıtır.  Aklıma Ezop’tan bir  öykü  geliyor. Bakın  nasıl anlatmış  Ezop:

Ezop'un yaşadığı dönemlerde bir  siyasetçi yolsuzluktan yargılanıyor. Ezop  bu  kişiyi savunarak kurtarıyor. Bunun  için  tilki ile kirpinin öyküsünü anlatıyor. Ezop mahkemede  yargıçlara  dönerek:" tilkinin birinin başı pirelerle oldukça derde girmiş. Bunu gören bir kirpi de onu pirelerden kurtarabileceğini söylemiş. Tilkiye  "seni pirelerden kurtarayım mı? diye sormuş, Tilki de hiç düşünmeden  ‘'hayır, bu pireler oldukça doydu, artık fazla kan ememiyorlar. Onları temizlersem, yerlerine yeni ve daha  aç pireler gelir'’ demiş . Ezop bunu anlattıktan sonra   yargıçlara dönerek, şöyle seslenmiş: "Saygıdeyer Kurul  Üyeleri, bu nedenle  müvekkilimi cezalandırırsanız onun yerine onun kadar zengin olmayan birileri gelir ve sizi daha da beter soyar." demiş. Anlamlı ve düşündürücü  yani filozofik bir yaklaşım.

Yine  de bunlar  gidince  daha  beterleri  gelir  mantığı     tutarlı  değil.  Daha  beterlerini  getirmeme kararlılığı  ve  yaptırımı  halkın  bilinçle  gerçekleştirebileceği  bir  durum.


20 Şubat 2011 Pazar

Muhteşem Bir Pazar

Hem  gün olarak,  hem  de köy  meydanındaki  alışveriş  alanı  olarak gerçekten  de muhteşem  bir  pazardı..

Dün Antalya'nın narenciye  cennetlerinden  biri  olan  Çakırlar'daydık. Köyün  ortasındaki  ana  yola pazar  kuruluyor.
Çakırlar, hafta sonları  için kahvaltı  cenneti. Çok  makul  fiyatlarla,  tertemiz  havada köy  kahvaltısı yapabilirsiniz.
Ağaçlar  portakal,  limon  ve turunçtan  yıkılıyordu  adeta. Aşağıdaki fotoğraftaki bahçede  portakallar  toplanmış, sadece  kalanlar  bunlar..
Pazarda çok  ilginç görüntüler  vardı. Örneğin bu çalışkan  hanım  anında  taze  nar  suyu  hazırlıyor,  kuyrukta  bekleyenlere  zor  yetişiyordu. Nar  suyu  gerçekten  nefisti.
Bir  başka  çalışkan  hanım turunçları  rendeliyor, iplere  diziyor. Fotoğraf  karesine  fazla  girememiş  ama  yanında  mis  kokulu  nergisler..Turunçları  isteyen  rendelenmiş  olarak, isteyen iplere  dizilmiş  olarak  ya  da hiç  bir  işlem  görmemiş  olarak  alabiliyor.  Hatta  reçel  olarak  da  yapmış,  satışa  sunmuş. Ben  ilk  kez  rendelenmiş  olarak satın  aldım  bu  yıl.


Tezgahlardan görüntüler..Sıkmalık portakal 3  kilo 2  lira,  tatlı  bübere dikkat:)





19 Şubat 2011 Cumartesi

Begonvilli Ev Halleri / Sabah Maceramız


Her  sabah  olduğu  gibi  pazar  günleri  de  en  geç saat 6'da ayaktayız. Minik'in  kuyruk hareketleri eşliğindeki ''ııııhhh ııhhh!''  sesleri  ile  zaten  başka  şansımız  yok. Yüzümü  yıkayıp  dişimi  fırçaladıktan  sonra bir  torba  mama  alıp  Minik'le düşüyoruz  yollara..Minik'in kulaklarını arkaya  atıp kuyruğunu  sallaya sallaya yürüyüşünü  görmenizi isterdim.  Hem  yürüyüş  yapıyor, hem de  sokakta  bizi  bekleyen  minik  paticiklere  mama  veriyoruz.  Sokaktaki kedicikler bize  öyle  alıştılar  ki  belirli yerlerde çoktan  bekliyor  oluyorlar. Bazıları  sevinçle  Minik'i koklayıp oynamak  bile  istiyor. Dönüşte parkta fitnes  aletleri  ile  biraz egzersiz  yapıp eve  dönüyoruz.  Bu  arada  saat  sekiz oluyor  ama  hemen  kahvaltı  faslına  geçemiyoruz. Üzerimi  değiştirip özel  kostümlerimi giyiyor,   kapıcı  dairesinde  barındırdığımız  yaralı  sokak  köpeğimizin  bakımı için aşağıya  iniyorum. Yan  dairede  oturan  komşum  da  hazırlanıp  beni bekliyor ve  bana  eşlik  ediyor  ama  halimizi görmek  lazım.  Köpeğimiz bizi  görünce    kocaman  gövdesi ile bize  sokulup  patilerini  omuzumuza koymak  istiyor. Ayrıca  her  türlü  temizliğini  yapmak  zorunda  olduğumuz  için  olabildiğince  korunmalı  giyinmek  zorundayız. Saçlarımı  bir  eşarpla  topluyor, eldiven, maske  destekli, eşlerimizin eski  gömlekleri ile oldukça  komik  bir görüntü oluşturarak bu  işleri  yapıyoruz. Komşum  biraz  daha  abartıyor korunma  işini.  Saçında ameliyat bonesi, ellerinde  eldivenleri, maskesi  ve  eşinin  ekose  gömleği ile iniyor  aşağıya:) Dün köpeğimizin  temizlik  ve  bakımını  bitirmiş, elimizde  kocaman  çöp  torbaları  ile ve  o  komik  kostümlerimizle  başka  bir  komşumuzla  karşılaştık.   Bizi  bu  kılıkla  görünce  çok  şaşırdı. Ben  gayet  ciddi  bir  ifade  ile, ''apartmanın  temizlikçisinden  memnun  olmadığımız  için  artık  bu  işi  biz  yapıyoruz''  dedim.  Apartman  yönetimi  bizde  olduğu  için inandı  ama  çok  da  şaşırdı. Aslında  neden  olmasın, gerekirse her  işi yapabilecek kadar olgun  ve  gerçekçi  olmak  lazım.  Yine  de  görüntümüzün çok  komik  olduğunu  kadıncağızın  şaşkın  bakışlarından anladım:)) Dakikalarca  güldük...İşte  böyle  bir  haldeyiz. İyi  pazarlar...

Tığ işi timsah Örgü / Crocodile Stitch

Kış  biterken  timsah  örgü  öğrendim.  Hemen  bir  eldivende  kullandım. Çok  şık  oldu. Ama  öyle  farklı  yerlerde  kullanmışlar  ki, hepsi  de  birbirinden hoş  olmuş.



Timsah  örgünün  yapılışı  aşağıda.

18 Şubat 2011 Cuma

İlkbahara Az Kaldı

Her  ne  kadar  bugün  fırtına  ile  uyansak  da  bir  kaç  gündür  hava  ılık  ve güneşliydi  buralarda. Yavaş  yavaş  kışlıklardan  baharlık giysilere  geçiş  yapmaya başlayacağız.  Bu  yıl yeşilin  farklı  tonları  fazlaca  kullanılmış yeni  koleksiyonlarda.  Böyle klasik  kesimli  bir  elbiseyi  abartısız  aksesuvarlarla ve  küçük  bir  hırka  ile   rahatlığı  ve  şıklığı  birleştirerek giyebiliriz.

17 Şubat 2011 Perşembe

Petiniz İçin Tığ işi Minder

Kızıma Tığ işi Minder Ördüm.

 Örmek  istiyorsanız kalın  makarna  yün  ve  en  kalın tığ alacaksınız.  Ben  evdeki  artmış  yünleri  kullandım. Ortadan beş  altı  zincirle  başlayıp,  üçlü  trabzanlarla,  düzgün  bir  yuvarlak  elde  etmek  için her  sırada aralarda artırarak öreceksiniz. Artırma  işini  kontrollü  yapın. Yani  godeli  ya  da  çukur  olmamalı. 11 sıra  sonra  artırmayı  bırakıp düz  örün. Bu  da  7  sıra  olacak. Kenarları içe  kıvırıp elyafla  doldurarak simit  şeklinde dikin.  İçine  neşeli  desenli  bir  kumaştan  fırfırlı  bir minder  de  dikmeyi  düşünüyorum  ama  uygun  renkli  kumaşım  yoktu  evde. Daha  sonra yapacağım.

16 Şubat 2011 Çarşamba

Yaralı Sokak Köpeğimiz

Anımsayacaksınız;  15  gün önce  evimin  önünde  vicdansız  bir  sürücü çarpıp  kaçmıştı. Ön  ayağında  iki  kırık  ve vücudundaki ezilmelerle çaresizce ağlıyordu. Belediyenin Sokak Hayvanları Bakım  Merkezi'nde tedavi  yerine  zaman  kaybı  ve  acı  yaşatılmıştı. Bu  kötü  deneyimden  sonra  oradan  aldırıp  kendi  olanaklarımla  ve  komşumun  yardımı  ile  özel  bir  klinikte  tedavisini yaptırdım. Apartmanın boş  kapıcı  dairesinde kaçak  olarak  bakıyorum.  Apartmanda  hayvanları  sevmeyen  insanlar  var. Kısırlık  ameliyatı  ve  aşıları  da  yapıldı. Gitgide  iyileşiyor. Bir  sokak  hayvanının  bu  kadar  uyumlu  ve  eğitime  açık  olması beni  hayrete düşürüyor. Gösterdiğimiz  yere  tuvaletini  yapıyor,  pati  veriyor,  otur  deyince  oturuyor. Alçısı  çıkarıldıktan  sonra  ne  olacağı  beni  kara  kara  düşündürüyor.  Çünkü  bulunduğu  yerde  fazla  tutamam. Tutsam  bile  orada kapalı  kalması  insafsızlık  olur. Bahçeli   evi  olan hayvanseverlerden  yardım  istiyoruz. Eğer bu güzel  hayvanı  sahiplenirseniz  asla  pişman  olmazsınız.

Rüya Kent Antalya

Antalya'da  bugün  hava sıcaklığı 22 derecenin üzerindeydi..Masmavi  bir  gökyüzü, tertemiz  bir  hava  ve canlı  bir  kent  yaşamı  vardı şehir merkezinde.
 Alışveriş yorgunluğunu Kale Kapısı'ndaki bu  vitamin barlarda  taptaze  meyve suları  içerek atabilirsiniz.

14 Şubat 2011 Pazartesi

13 Şubat 2011 Pazar

Bugün Sokak Hayvanları İçin Kermesimiz Vardı(Antalya Haysev'in)

Onların  sokaklarda  verdiği  yaşam  kavgasına  birazcık  katkımız  olsun  istedik.
Bu  Jale
Sevgili Jale'ye   ve  emeği  geçen  tüm  hayvanseverlere  teşekkürler.
Ben  ve  Jale


Rahatsızlığım  nedeni  ile  aktif  olarak  çalışamasam  da katkıda  bulunmaya  çaba  gösterdim.

12 Şubat 2011 Cumartesi

Gülümseten Tasarımlar

Tığ  işi  ve  örgüyü seviyorum  ya; şöyle  bir  göz  atayım  herkes  neler  yapmış dedim ve  bu  gülümseten tasarımları  gördüm.

Uçuk  kaçık  demeyin, üşenmemiş  örmüş  elin  kadını:)Süslemiş ötesini berisini.

Örneğin  yumurtalara kılıf  örmüş rengarenk.  Bizde sofraya  geldiği  an tüketildiğinden  gerek  var  mı bilemiyorum.
Paspas  örmüş  bir  de,  ne  bileyim, iyi  temizler  mi?


Aaaa,  bakın  bu  tam  benlik.  Kokoş ama cici  bir  şey. Sokakta  olmasa  da evde  giyerim,  sevdim  bunu:)


Perdeler süslenmesin  mi? Fena  da  olmamış  hani.

 Bir  de  bu  elmayı  neden  giydirdiğini  anlasam?



Abajuru  sevdim  aslında  ama ışığa  engel  olmaz  mı?