Çantanın Şeması ve Ölçüleri
Şapkanın Şeması ve Ölçüleri
Yaz gelince beyaz çantalar ve şapkalar olmazsa olmaz. Ben de keten kumaş ve tela kullanarak bu çantayı ve şapkayı diktim.
31 Mart 2010 Çarşamba
Ürettiklerimden / Beyaz Çanta ve Şapka
Bu çantayı ve şapkayı geçen yıl dikmiştim. İstek üzerine tekrar veriyorum. Diğer çanta ve şapka modellerim de var sırada.
Çantanın Şeması ve Ölçüleri
Şapkanın Şeması ve Ölçüleri
Yaz gelince beyaz çantalar ve şapkalar olmazsa olmaz. Ben de keten kumaş ve tela kullanarak bu çantayı ve şapkayı diktim.
Çantanın Şeması ve Ölçüleri
Şapkanın Şeması ve Ölçüleri
Yaz gelince beyaz çantalar ve şapkalar olmazsa olmaz. Ben de keten kumaş ve tela kullanarak bu çantayı ve şapkayı diktim.
30 Mart 2010 Salı
Bunlar Çok Şık ! / Kumaş Desenli Saat
Bu şirin kol saatlerine Polyvore'de rastladım ve bayıldım.
İlkbahar ve yaz için, uygun giysilerle kombine edilirlerse çok şık duracaklarını düşünüyorum.
İlkbahar ve yaz için, uygun giysilerle kombine edilirlerse çok şık duracaklarını düşünüyorum.
29 Mart 2010 Pazartesi
Teşekkürler Trina / Beyaz Şıklığı
Bu harika seti, Amerikalı arkadaşım Trina benim için hazırlamış.Çoook teşekkürler Sevgili Trina!
Hangi Avrupa? / Banu Avar
Sınırlar Arasında, 2006- 2007 yayın döneminde on yedi Avrupa ülkesini ekrana getiren bir belgesel diziydi. Avrupa'nın çeşitli konularda ne büyük bir çifte standart uyguladığını, şu ünlü Kopenhag Kriterleri'nin Kophenag'da bile uygulanmadığını, Türkiye'ye dayatılan ''Avrupa Ölçütleri''nin her birinde Avrupa'nın nasıl sınıfta kaldığını Avrupalı'nın ağzından aktardı. Bu yapım on yedi Avrupa ülkesini TRT ekranlarına getirirken büyük zorluklarla ve engellemelerle karşılaşmış. Hemen her bölüm kesintilerle yayına girebilmiş. Bazı bölümlerin tekrarları tamamiyle yayından kaldırılmış. Tüm bunların ayrıntıları kitapta var.
Yazarın okura ilk not olarak sunumunda şu tümceler de var;
''Avrupa'dan başka çıkış yolumuz olmadığını yüz küsur yıldır iddia edenlerin TARAFLI olduğunu ve bulundukları tarafın, TÜRKİYE tarafı olmadığını anlatmaya çalıştık. Onlar da bizim taraflılığımızı masaya yatırdılar. Cevabımız bu gün de yarın da değişmeyecek. Biz Allah'a çok şükür taraflıyız! Türkiye'nin tarafındayız. Batı dünyasında kendi ülkesinin tarafında olmayan bir aydın, bir gazeteci, bir siyasi bulmak neredeyse imkansızdır. Türkiye'ye karşı Batı'nın tarafında yer alan aydınlarımıza, Batılının biraz da ''milliyetçiliğinden'' nasiplenmesini öneririz..''
Sınırlar Arasında proğramının Avrupa yolculukları ''Hangi Avrupa'' kitabında toplanmış..Türkiye denilince aklına Ermeni ve Kürtler gelen; elleri soykırımlarla kirli, her köşesinde ayrılık rüzgarları esen bir Avrupa! Barış ve demokrasi meleği kuzey ülkeleri silah satışında rekor kırıyor. Amerikan üsleri İskandinavya'dan sonra İrlanda'ya yerleşiyor. Sözde İslamcı tarikatlara destek artıyor ama İslam en büyük düşman olarak niteleniyor. İşte böyle bir Avrupa, Türkiye'ye kriterler dayatıyor! Bu kriterler en yetkili Batılı ağızlardan yorumlanıyor. Bu kitapta TRT'de yayınlanırken önemli bölümleri ekranda yer almamış röportajlar da var. Hemen başlarda yer alan ''Batı ve Ödülleri'' bölümü çok aydınlatıcı.
Elimden bırakmadan okudum, okumanızı tavsiye ediyorum.
Yazarın okura ilk not olarak sunumunda şu tümceler de var;
''Avrupa'dan başka çıkış yolumuz olmadığını yüz küsur yıldır iddia edenlerin TARAFLI olduğunu ve bulundukları tarafın, TÜRKİYE tarafı olmadığını anlatmaya çalıştık. Onlar da bizim taraflılığımızı masaya yatırdılar. Cevabımız bu gün de yarın da değişmeyecek. Biz Allah'a çok şükür taraflıyız! Türkiye'nin tarafındayız. Batı dünyasında kendi ülkesinin tarafında olmayan bir aydın, bir gazeteci, bir siyasi bulmak neredeyse imkansızdır. Türkiye'ye karşı Batı'nın tarafında yer alan aydınlarımıza, Batılının biraz da ''milliyetçiliğinden'' nasiplenmesini öneririz..''
Sınırlar Arasında proğramının Avrupa yolculukları ''Hangi Avrupa'' kitabında toplanmış..Türkiye denilince aklına Ermeni ve Kürtler gelen; elleri soykırımlarla kirli, her köşesinde ayrılık rüzgarları esen bir Avrupa! Barış ve demokrasi meleği kuzey ülkeleri silah satışında rekor kırıyor. Amerikan üsleri İskandinavya'dan sonra İrlanda'ya yerleşiyor. Sözde İslamcı tarikatlara destek artıyor ama İslam en büyük düşman olarak niteleniyor. İşte böyle bir Avrupa, Türkiye'ye kriterler dayatıyor! Bu kriterler en yetkili Batılı ağızlardan yorumlanıyor. Bu kitapta TRT'de yayınlanırken önemli bölümleri ekranda yer almamış röportajlar da var. Hemen başlarda yer alan ''Batı ve Ödülleri'' bölümü çok aydınlatıcı.
Elimden bırakmadan okudum, okumanızı tavsiye ediyorum.
27 Mart 2010 Cumartesi
Bu Kampanyada Bizim de Çabamız Olsun
Blog yazarı bir kaç arkadaşımız duyurmaya çalışıyorlar;
Tuvaleti olmayan okullara tuvalet yapılacak malzemeleri temin edecek gönüllüler bulan okulumuza tuvalet diye bir site var.
Aşağıdaki en acil tuvalet bekleyen okullardan birinin öğretmeninin seslenişi:
Erzurum Karayazı ilçesinin 8 km uzağındaki Karaağıl köyünde Karaağıl İlköğretim Okulu'nda çalışmakta olan 1-A sınıf öğretmeniyim.göreve başlayalı henüz 5 ay oldu.Bu ilköğretim okulunda bir çok öğrenci bulunmakta. 1.sınıf öğrencilerim benden tuvalet için izin istediklerinde o tenekeden yapılmış derme çatma kulübeye gidiyorlar su olmayan bu tuvalet bozmasında keskin bi koku olmasına rağmen burayı kullanmak zorundalar. Üstelik biz öğretmenler için de durum böyle. Öğrencilerimin ellerinde çok fazla siğil var. Ellerini yıkayacak bir ortam olmadığından da bu virüs hastalığı öğrenciden öğrenciye bulaşıyor. Okuluma tuvalet yapılmasını isterken onlara temiz olma alışkanlığı kazandıracağıma da söz veriyorum. Gereğinin yapılmasını arz ediyorum.
Arkadaşlar,
Elinize ve yüreğinize sağlık.
Duygu ve düşünceleriniz ile yanlız olmadığımızı hissettirdiniz bize.
İyi siz ve sizin gibiler var.
Bu sorun hepimizin ortak sorunu!
Sizde çözüme katkıda bulunduğunuz için teşekkür ederim.
Bir bilgi daha size vermek isterim.
HAKKARİ'DE 68 KÖY OKULUN TUVALETİ YOK !
Hakkari'de, tuvaleti bulunmayan okullardan biri de Şemdinli ilçesindeki Beyyurdu Köyü İlköğretim Okulu...
İlçe merkezine yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta 2 derslikli 66 öğrencisi bulunan Beyyurdu Köyü İlköğretim Okulunda tuvalet bulunmaması nedeniyle öğrenciler, teneffüslerde evlerine giderek ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalıyor.
Öğretmenler: Hakkı ve Ramazan Bey : 0534 686 71 15
Ayrıca sizlerin çaba ve gayreti ile Erzurum'da ki tuvalet eksikliğinin giderilmesi ile ilgili çabamız hala sürmektedir.
Yapılan bu çalışmaların başarıya ulaşması sizlerin eseri olacaktır.
Saygılarımla,
Mahmut ŞANLIER
http://www.okulumuzatuvalet.org
0543 427 96 00
Harika Bir Set / Teşekkürler Malisha !
Bu harika seti benim için,Polyvore'den arkadaşım Malisha hazırlamış. Kendisine çoook teşekkür ediyor, sevgilerimi gönderiyorum.
Teşekkürler Lezzet Tabağı ! / Yaratıcı Blogger Ödülü
Blogcu arkadaşlarımdan sevgili Şükran Hanım (Lezzet Tabağı) beni de onurlandırdı.
Lezzet Tabağı'na Buradan Ulaşabilirsiniz
Bu sembolik bir ödül. Bloglar arasında beğenilen, ya da sempati duyulan blog sayfalarına gönderilen, tanıtım ve kaynaşma, daha yakından tanıma amaçlı bir uygulama.
Kendisine çok teşekkür ediyor, sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.
Kurallar gereği, bu ödülü yedi blog yazarına iletmem ve yedi ilginç özelliğimi yazmam gerekiyormuş. Yedi blog yazarını belirlemem gerçekten çok zor. Ben bunun sıkıntısını daha önce de yaşadım. Bu ayrımı yapamıyorum. İzlediğim tüm blogları övgüye değer buluyor, tümünün yazarlarını içtenlikle kutluyorum. Yedi ilginç özelliğimden söz etme konusu daha da zorlayıcı. Sanata, kitaplara, hayvanlara olan tutkum, giyim konusundaki(özellikle ayakkabılara)merakım, biraz dikişten anlıyor olmam, dekorasyona ilgi göstermem ilginç özellik sayılır mı? Bence sayılmaz. Sayılsa bile yedi tane olmadı:)Hadi bir de bazı olayları önceden hissedebilmem, diyelim. Evet, bu ilginç olabilir bence.
Tüm dostlara sevgiler, selamlar Begonvilli Ev'den
26 Mart 2010 Cuma
Romantizm / Come back to Sorrento
beni polyvore da bulun
Bu romantik seti hazırlayınca çok sevdiğim bir müzik parçası geldi aklıma. Dinlemeye doyamadığım Come back to Sorrento, romantik anıları olan herkese armağan olsun.
|
25 Mart 2010 Perşembe
Kadın Ressamlar / Sophie Anderson
Sophie Anderson
Daha FazlasıBurada
Eserin adı: Leylak Zamanı Tekniği:Tuval Üzerine Yağlıboya Bulunduğu yer: Özel koleksiyon
Uçarı bir kuştur ruhumun çocuksu yanı.
Yorulur da yorulduğunu bilmez.
Uçup gitmek ister uzaklara; bir de bakar ki kanatları taşımaz olmuş onu..
Daha FazlasıBurada
Eserin adı: Leylak Zamanı Tekniği:Tuval Üzerine Yağlıboya Bulunduğu yer: Özel koleksiyon
Uçarı bir kuştur ruhumun çocuksu yanı.
Yorulur da yorulduğunu bilmez.
Uçup gitmek ister uzaklara; bir de bakar ki kanatları taşımaz olmuş onu..
24 Mart 2010 Çarşamba
Maviş'in Yavruları / İlk Yemek
İlk kez kendileri için hazırlanan, tavuk, pirinç, süt, konserve mama ve çok az yağdan oluşan karışımı yiyorlar. Mamaya nasıl saldırdıklarını görmenizi isterdim. Burada en fazla on gün barındırabileceğiz. Çünkü lunapark işletmecileri, bir süre sonra toplam on köpeği barındırmanın işletme için olanaksız olduğunu söylüyorlar. Mutlaka yuva bulmalıyız.
22 Mart 2010 Pazartesi
İşte Bebeklerimiz / Maviş'in Yavruları Üç Haftalık Oldular
Bu sabah lunapark çalışanları yavruları platformun altından alıp güzel bir kafese yerleştirmişler. Tam yedi taneler. Maviş’in Hüzünlü Öyküsü Burada
İki karış yüksekliğindeki platformun altında farelere ve böceklere karşı risk altındaydılar. Bir an önce sahiplenilmelerini diliyorum. ŞANSLARI AÇIK OLSUN!
Nedir Sevmek?
İçinize akıttığınız iki damla göz yaşını, yüreğinize saplanan kristal parçaları gibi hep orada saklamak zorunda kalmak ve yine de yola devam edebilmek midir sevmek?
Yoksa koşulsuz kayıtsız bağlanıp, alacak verecek hesapları yapmamayı öğrenmek ama hep vermek midir?
Gereksinim duyulduğunuz sürece değerli olduğunuzu bilmekle başedebilmek midir sevmek?
Belki de benliğinizin ve insanlığınızın tüm kapılarını sonuna dek açıverme yanılgısıdır sevmek..Herşeye karşın ''sevmek'' diyorum, sevmektir aslolan. Bu duygu olmasaydı yaşamın anlamı olur muydu?
21 Mart 2010 Pazar
Örgücüoyuncakcınine İçin Hazırladığım Set
Yaşamdan /Güzel Bir Pazar Sabahı
Günaydın ! Çok güzel bir pazar sabahı ile başladık güne. Parıldayan güneş, lacivert deniz, hafif esen meltem rüzgarı, çiçek kokuları ve kuş sesleri eşlik etti yürüyüyümüze. Parktaki hayvan dostlarımızı doyurduk ve evimize geldik.
Bunlar Maviş'in iki haftalık olan yavruları. Platformun altından çıkmadıkları için ancak bu kadar görüntüleyebildim.
Kahvaltı seremonisinden sonra biraz ortalığa çeki düzen verip gazetelere göz atmaya başladım. Bir yandan da çok sevdiğim Fransızca aşk şarkılarını dinliyorum. (Kulakların çınlasın Öykü Hanım, aklıma sen getirdin)
Çok güzel setler hazırladım yine, baharlık ve yazlık çok rahat, çok şık giysiler.
Daha Şık bir şeyler de var.
Bu seti de Bosna Hersek'den arkadaşım arkadaşım Ana benim için hazırlamış. Çok mutlu oldum ve onur duydum. Teşekkürler Sevgili Ana!
Herkese mutlu bir pazar diliyorum.Sevgiler, selamlar Begonvilli Ev'den.
Bunlar Maviş'in iki haftalık olan yavruları. Platformun altından çıkmadıkları için ancak bu kadar görüntüleyebildim.
Kahvaltı seremonisinden sonra biraz ortalığa çeki düzen verip gazetelere göz atmaya başladım. Bir yandan da çok sevdiğim Fransızca aşk şarkılarını dinliyorum. (Kulakların çınlasın Öykü Hanım, aklıma sen getirdin)
|
Çok güzel setler hazırladım yine, baharlık ve yazlık çok rahat, çok şık giysiler.
Daha Şık bir şeyler de var.
|
Bu seti de Bosna Hersek'den arkadaşım arkadaşım Ana benim için hazırlamış. Çok mutlu oldum ve onur duydum. Teşekkürler Sevgili Ana!
Herkese mutlu bir pazar diliyorum.Sevgiler, selamlar Begonvilli Ev'den.
20 Mart 2010 Cumartesi
Dünya Çocuklarının En Çok Okuduğu Kitap / Çocuk Kalbi
Dünya çocuklarının en çok okuduğu kitap olan Çocuk Kalbi kitabının yazarı Edmondo de Amicis, bu kitabı oğlunun trajik intiharından sonra bulduğu not defterindeki anılarına bakarak yazmış. Kitap 17 Ekim1886'İtalya'da okulların ilk açıldığı günde yayımlanmış ve sadece bir ay içinde tam kırk kez yeniden basılmış. Yayım tarihinden sonraki ilk bir yıl içinde on dile çevrilmiş.
Daha FazlasıBurada
Amicis'in kitabı beğenildiği kadar eleştirilmiş de.. Önce Katolikler ve bazı siyasetçiler, kutsal bakışı kitapta çocuklara aksettirmediği için Amicis'e yüklenmişler.Daha sonraları ise, Çocuk Kalbi kitabında sık sık ''O kıvırcık saçlı ve çok yakışıklıdır, onun yanında ben de kendimi ikinci hissediyorum ama bundan mutluluk duyuyorum''şeklinde cümleler kullanması nedeni ile eşcinsellikle itham edilmiş. Bu suçlamaların en ağırı Umberto Eco'dan gelmiş. Eco, Amacis'in düpedüz faşist olduğunu öne sürerek, Çocuk Kalbi kitabının da faşizm propagandası yaptığını iddia etmiş. Hatta hırsını alamayıp, Kraliçe Loana'nın Gizemli Alevi kitabında bir karakterini şöyle konuşturur:
''Ona De Amicis'in Çocuk Kalbi adlı kitabını okuduğumu söylemiştim, bana onu hemen atmamı, De Amicis'in bir faşist olduğunu söylemişti. Kurşuna dizeceksin böylelerini, kurşuna. Asıl De Amicis gibileri açtılar faşizme yolu''
İtalyan Ordusu'nda savaşan, bir çok ülke dolaşıp anılarını yazan yazarın ne denli faşist olduğunu Çocuk Kalbi kitabından anlayamadım ama Umberto Eco'nun da bir bildiği vardır elbette diyorum.
Yazarın 1874'de geldiği İstanbul'a dair anılarını da yazdığı İstanbul adlı kitabı da bir çok dile çevrilmiş.
19 Mart 2010 Cuma
17 Mart 2010 Çarşamba
16 Mart 2010 Salı
İlkbahar Yaz Modasına Devam / Bu Modeller Çok Beğenildi
Daha önce hazırladığım setler genç kızlara uygun giysi ve aksesuvarları içeriyordu. Bu kez sıra bizlerde:)
beni polyvore da bulun
beni polyvore da bulun
Yaşamdan / Objektifime Takılanlar
Doğa harika çizimler yapıyor.
Sevdiğim kafelerden biri.
Bahar dalları pembenin en güzel tonlarını sergiliyor.
Parkta sevdiğim dinlenme köşelerinden biri.
Turunç ağaçlarının bazıları çiçek açtılar, bazıları da tomurcuk.
Sevdiğim kafelerden biri.
Bahar dalları pembenin en güzel tonlarını sergiliyor.
Parkta sevdiğim dinlenme köşelerinden biri.
Turunç ağaçlarının bazıları çiçek açtılar, bazıları da tomurcuk.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)