12 Eylül 2010 Pazar

Bir Pazar Sabahı / Ah Hüzün! Ben Seni Nerelere Koymalıyım?

Bu sabah biraz daha erken uyandım. Sokaktaki dostlarıma güzel bir kahvaltı hazırlamak geldi içimden; hergün verdiğim kuru mamalardan bıkmışlardır diye... Tavuklu, sebzeli, pirinç ve bulgurdan oluşan pilavla çorba arası bir karışımdı bu günkü yiyecekleri. Bir kaç plastik kutuya bölüştürüp kocaman mama çantama yerleştirdim ve parkın yolunu tuttuk Minik'le. Zaten beni bekliyor olmalılardı büyük olasılıkla.

Nedense bugün onları doyurduğum ve oynadığımız ağaçlı alan bomboştu. Etrafıma bakındım, köpekciklerimi göremeyince, onlar için hazırladığım yiyecek kutularını oradaki ağacın çatal gövdesine yerleştirdim, temizlik işçileri çöpe atmasınlar diye..Minik'le parkta bir tur atıp geri dönecektim. Onlar da gelmiş olurlardı bu arada. Sıcakta elimde taşımak istemedim onca yiyeceği.


Çok sevdiğim begonvilli taş merdivenden aşağıdaki yürüyüş yolluna indik. Deniz manzaralı kafeler ve kır kahvelerinde kahvaltı hazırlıkları başlamıştı. Bizim buralarda kafelerin pazar kahvaltıları ve brunchları meşhurdur. Garsonlar bahçelerde bir oraya bir buraya koşuşturarak şık masalar hazırlıyorlardı. Bazılarında canlı klasik müzik bile olur.

Bir iki saat içinde, hafifçe esen meltem rüzgarının serinliği eşliğinde, çiçekler arasında açık büfeli kahvaltı etmek isteyen insanlar doluşacaklardı buralara ve birbirinden nefis yiyeceklerle donatılmış açık büfe standlarından neşe içinde alacaklardı yiyeceklerini.

Kuş seslerini dinleyip, temiz havayı içimize çekerek yürüyüşümüzü tamamladık. Kocaman bir daire çizip yiyecekleri bıraktığım yere döndük.


Dört ayaklı dostlarımız hala ortalıklarda yoklardı ama ağacın altındaki piknik masasında orta yaşlı koyu tenli, yoksul görünümlü, zayıf bir adam bir şeyler yiyordu. Bir ara sayıları azalan evsizler yine çoğaldılar bu günlerde. Onlardan biri olmalıydı. Rahatsız etmek istemedim. Yiyecekleri alıp, köpekleri bulma olasılığım olan parkın bir başka köşesine gideyim diye tedirgin hareketlerle yaklaştım. Gördüm ki; benim paketlerden biri adamın önünde duruyordu...Zavallı adam neredeyse yarısını bitirmişti. O anki duygularımı anlatacak sözcük bulamıyorum.

12 yorum:

  1. Eyvah, eyvah. Eyvah, eyvah. Tahammülü güç bir durum. Çok üzücü.
    Yok ki buna bir teselli sözü, ne diyeyim. Allah yardımcısı olsun.

    YanıtlaSil
  2. Daha iki gün önce adalardaydım herkes bir kap su koymuş evinin önüne acayip sevindirmişti bu beni ama küçük dostlarımızın durumu çok acıydı :/ Belediyenin el atması lazım kesinlikle.

    YanıtlaSil
  3. ismet'cim ne söylenebilir bilmiyorum..çok üzgünüm,kızgınım,kırgınım..senin dediğin gibi yaşamak denilen şey budur,herkesin payına bir şeyler düşüyor..daha sık görüşeceğiz ...

    YanıtlaSil
  4. Biliyorum canım ve asla üzülmeni istemiyorum. Mail adresime yazmanı bekliyorum..

    YanıtlaSil
  5. Boğazıma bi' yumru oturdu.
    Ne ağlayabiliyorum ne de söylenecek bir söz bulabiliyorum.
    Bugüne dek 'evsiz' nedir bilmeyen insanımı bu tanımla tanıştıranlara bela okuyorum.
    Elimden gelen sadece bu.

    YanıtlaSil
  6. Ah neduk, duygularımı anlatmama olanak yok. Böylesine tezatları görüp de isyan etmemek olası değil.

    Evet Modafobik, sokak hayvanları çok zor durumdalar ama ne yazık ki ülkemde onlarla aynı kaderi taşıyan insanlar da var.

    Canım Sittirella, bayram sonrası öyle bir travma oldu ki bu olay bana, aynen senin gibi boğazımda koca bir yumru oldu benim de..

    YanıtlaSil
  7. Ne yazık ki büyükşehirlerde bu manzaraya rastlamamız mümkün artık. Diyecek söz bulamıyorum.

    YanıtlaSil
  8. Ne hallerdeyiz yarabbi.Çok üzüldüm inan...Ne yapılabilir ki?Herkes yardım etmek istiyor aslında ama organize eden birileri lazım..
    Yazık ki yazık belediyelere,ramazanlarda güç gösterisi yapanlar nerelerdesiniz?

    YanıtlaSil
  9. Her canlının yaşam hakkına saygı duyuyorum insan hayvan fark etmez...Nerede aç yoksul, zayıf görsem insan olduğumdan utanıyorum.Bu yazınız boğazıma yumruk gibi oturduysa da görmezden gelmek daha acı olurdu.İyi ki sizin gibi insanlar var iyi ki duygularımız henüz körelmedi.Sevgiyle kalın...

    YanıtlaSil
  10. Çok üzüldüm ablacığım :( Allah kimseyi aç açık bırakmasın :(

    YanıtlaSil
  11. icler acisi gercekten..soylenecek tek soz bile yok bu durum karsisinda..

    Ben de burda ayni manzarayi cok fazla goruyor ve cok uzuluyorum..

    Sevgilerle..

    YanıtlaSil
  12. Allah kimseyi o duruma düşürmesin açlıkla terbiye etmesin o zavallıcıkların da yardımcısı olsun

    YanıtlaSil

Beğeni ve görüşleriniz benim için çok değerli. Yürekten teşekkürler.