14 Ağustos 2013 Çarşamba

Begonvilli Ev Halleri

Begonvilli Ev'de yine  küçük mutlulukların hüzünlerle iç içe geçtiği bir dönemdeyiz. Şimdilik hüzünlerimi  kendime saklayıp  ufacık mutlulukları paylaşmak ve çoğaltmak geliyor içimden.

Ve...
O bildik  cümle  aklımda, ''bu da geçer''

Deniz servisi tam da bizim  sokağın başında duruyor. Plaj kıyafetli, simsiyah olmuş cildi parlayan topluca bir hanım çevik  hareketlerle atlıyor servisten. Kocaman çantası, kocaman gözlükleri ile selam vermeden  geçip gidiyor.. Kışın buralarda görmediğim  biri, yazlıkçılardan olmalı. Derken kapı çalınıyor, sütçü Havana Bacı beş litrelik süt damacanası ile  süt getirmiş. ''Aman uğraşacak halim yok bununla''  diyemiyorum. Öyle ya, emeğe saygı, ya küser de bir daha getirmezse vs. vs. Parasını denkleştirip gönderiyorum. Sütü ocağa  koyup ''taşırmasam bari'' diyorum. Kafam dolu iken  hep  yaptığım gibi..  Eşim kavaltısını yaptı ve köşesinde çoktan kitabına gömüldü. Piraye Şengel'in Hayat Tutulması adlı  romanını okuyor. Eşim tam bir kitap kurdudur. Neyse ki öyle:))
Sözüm ona  ufacık mutlulukları paylaşacaktım, hala bunlara gelemedim. Yoksa ben sandığımdan daha çok mu hüzünlerdeyim? Zaten Begonvilli Ev'in mutlulukları bilindik değil  mi? Minik patili dostlar, ağaç, kuş, çiçek, böcek ... Bir de dost gülümsemesi, kültür sanat çeşnili izlenceler, o kadar.. Eee işte ben de biraz  onlardan söz edeyim demiştim ama sözü uzattıkça uzattım. Bu arada iki parça halinde  pişmekte olan sütün bir  bölümü neredeyse taşıyordu, kurtardık.  Şimdi bahçeye inip  sabah açtığım  fıskiyenin yerini değiştirmeliyim.  Belki  güzel bir kaç fotoğraf karesi ile dönerim. Böylelikle küçük mutluluklar sözüm havada kalmamış olur.
Evet, geldim;
bakın neler takıldı objektifime:

Pofuduk Anne sabah doyurduğum yavrularının oyunlarını izliyor.  Hareket halindeki yavruları çekemedim.  Artık siz hayal edin. Bu arada  hala  mükemmel  annelik  devam etmekte.

Sonbaharda olacağını umut ettiğim kabaklar çiçek açtılar.

Japon güllerim şu günlerde cömertçe açıyorlar.



Bu eve taşındığım zaman  bahçede hiç begonvil olmadığını görüp üzülmüştüm.  Oysa bu ev de ''Begonvilli Ev'' olmalıydı. Taşınır taşınmaz bu begonvilleri diktim. Bir yıl sonra çiçek açtılar:)  Henüz istediğim gibi değiller ama idare ederler.

Bu arada fotoğraflar yüklenirken süt taşırılmadan pişti, sabahtan beri mutfak tezgahında bekleyen kahvaltı bulaşıkları  makineye yerleştirildi. Teknolojiye daha çok minnettarım böyle günlerde.
Hatta veranda ve  merdivenler bile paspaslandı.


Bu katlanabilir  sevimli tabureleri dün kapanmak üzere olan bir mağazada buldum. Mağaza demek de doğru olmaz, otantik bahçe malzemeleri ve el yapımı dekoratif  ürünler satılan bir dükkan. Bambu sandalye bakmak için  girdik, çok ucuza(tanesi on lira) bu tabureler ilişti gözüme.  Keyfim yerine gelirse, boyar, patchwork minderler diker çok amaçlı olarak kullanırım. Bu halleri ile bile çok şirinler.


Asıl şaşırtıcı bir konuyu sona sakladım? Bu Biber'e ne oldu böyle?


Dün bahçeye inince salıncakta keyif yaparken buldum onu ama gözlerime inanamadım. Tüyleri  gitmişti!

Burnundaki açık renk çizgi olmasa şüphe edeceğim, başka bir kedi mi diye..  Ama zümrüt yeşili gözleri, burnundaki çizgi, göğsündeki açık renkli bölüm aynı. Biber uzun tüylü olduğu için tasma kullanamıyor. Traş ettirmeyi düşündüm ama veteriner uyutarak edebileceğini söylediği için kıyamamıştım.  Acaba bu işi kim yaptırdı? Bu güne dek hiç ilgilenmeyen eski sahipleri olamaz. Diğer komşular ise bırakın Biber'i, yavrulara bile bir avuç mama vermiyorlar. İşleri yok da Biber'i mi traş ettirecekler.. Doğrusu tam bir muamma..  Derken olay akşam üzeri çözüldü.

Ama bunu da  bir sonraki  yazıda anlatayım.  Çünkü bugün gerçekten de gevezeliğim tuttu ve yazı uzadıkça uzadı.

Tüm dostlara sevgiler, selamlar Begonvilli Ev'den. Sağlığınız ve keyfiniz  hep yerinde olsun..

20 yorum:

  1. Seyrettim güzellikleri; teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ziyaretiniz ve zarif yorumunuz için ben teşekkür ederim.

      Sil
  2. Ama ben yarına kadar nasıl bekleyeceğim ?
    Ne olmuş ki Biber'in tüylerine? Kim traş ettirmiş ?

    Sizi üzen hüzünlendiren bir şeyler var ama siz yine o kadar incesiniz ki bize söylemiyor içinize atıyorsunuz sevgili komşum. Neyse belki hazır olduğunuzda söylersiniz ...

    Anneyi kıskanıyorum haberiniz olsun,bizim Halime çocuklarının yanına yaklaştırmıyor ,çocuklar da anneye benzediler. Dün akşam yavrulardan biri tıpkı bir Ninja gibi sıçrayıp Keşkül'e saldırdı.Artık süt emmiyorlar bi yakalasam Halime'yi doğru vet. e kısırlaştırmaya belki o zaman biraz sakinleşir.

    Bizde de durumlar böyle. Hepimiz hepinizi çok öpüyoruz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim hassas, iyi yürekli belki de en gerçek komşum, sakın merak etmeyin. Elbette paylaşacağım ama şu an netleşmiş bir şey yok. Şu kadarını söyleyeyim; var olan ve beni uzun süredir kısıtlayan rahatsızlığımı unutturacak başka sorunların belirtileri var. Ne diyelim, her şey bizim için. Az sonra ileri tetkikler için gideceğim. Dualarınızı eksik etmeyin.
      Biber'i de biraz daha merak edin:))

      Sil
  3. Biber'i gerçekten merak ettim artık saat başı bloğunuza girip bakarım. :)) Bu arada geçmiş olsun. Daha güzel olmadılar dediğiniz begonvilin kıymetini bilin biz burada bir sardunya açınca taklalar atıyoruz. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biber gayet iyi merak etmeyin:) Başına da esrarengiz bir şey gelmemiş. Az sonra konuyu aydınlatan yazıyı paylaşacağım. ''Geçmiş olsun'' dileğiniz için teşekkür ederim. Çiçeklerimin kıymetini bilmez miyim. Onlar benim moral kaynağım. Sizin oralar neresi?

      Sil
  4. Çiçekler, tabure, biber her şey güzel ama en güzel Begonvilcim sevgi dolu kocaman yüreğin. Dualarım seninle iyi ki varsın :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler sevgili Başak. İnan ki sıcaklığını hissettim:)

      Sil
  5. en üstteki pisicik benim kızıma benziyor. onu özellikle öpüyorum.
    ben de 2 yıldır traş ettiriyordum yaza çıkarken. evet evin içinde uçuşan tüyler olmaması büyük rahatlık. ama anesteziyle uyutmaları sırasında içm içimi yiyor. uyanması da çok zor oluyor, sarhoş gibi dolaşıyor ortalıkta. o yüzden bu sene kıyamadım. kedim varsa tüyleri de olacak napalım..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Demek ki sizin kızınız da çook tatlı:)Ben Minik'i traş ettiriyorum sadece. Çünkü uyutulmadan olabiliyor. Kedilerimden sadece Biber uzun tüylü. O da şaşılacak bir şekilde tüy bırakmıyor. Kısa tüylüler daha çok tüy bırakıyor nedense. Ben Biber'i sıcaklarda rahat etsin diye traş ettirmeyi düşünmüştüm.

      Sil
  6. "Bu da geçer"ne güzel bir felsefe saklar içinde. Umut dolu. Umutta mutluluk gizler içinde. Ama mutluuğu içeride saklamayıp paylaşmak lazım sizin gibi. harikasınız. Merakla bekliyorum yeni yazılarınızı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Geçmesini dilediğimiz durumlar var ya; dostların desteği ile daha kolay geçiyor:))

      Sil
  7. çok fazla yorum yazamasam da blogunuzu çok beğenerek takip ediyorum.kedicikleriniz çok tatlı.inşallah tetkiklerinizin neticesi iyi çıkar.sevgiler

    YanıtlaSil
  8. Sevgili Begonvilli ev,oradan buradan ne güzel anlatmışsın,zevkle okudum yazını.Begonvil çiçeğini daha yeni dikmişsin,buraya bahçene yakışır arkadaşım.Şimdi sana bir şey söyleyeceğim ama gülme ne olur.Ben bu yaz epeyce Trabzon'da kaldım ve yeni döndüm.Oradaki evde de açıkçası pek işim yoktu,zaten Kaju yetiyor ve artıyordu bana.İşte bol bol vaktim olunca,ha bire denemediğim çiçekleri yaptım.Zaten Elif arkadaşımda söylemişti'Begonvilli çalışsana''diye...İnan senin burayı düşünerek yaptım.Hatta yollarımda yaka çiçeği olarak kullanır demiştim.Bir görsen çok güzel oldu.O senin tamam mı?Döndükten sonra anormal temizlikle uğraşıyorum,kendimi ve evi toplar toplamaz resim çekimlerini hazırlayacağım.Tesadüfen bir önceki yazıyı okuyunca hadi söyleyeyim dedim,benden de ufacık mutluluklar eklensin buraya istedim.Begonvilli evi seviyorum ve izlemeye çalışıyorum.İyi ki varsınız,hoşça kalın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım Sibel,o cennet şehri ve senin gibi sıcak kanlı insanlarını da çok seviyorum.Daha dün, çok sevdiğim arkadaşım Safiye Hanım'ı Trabzon'a uğurladık. Demek sen de oradaydın. Kim bilir ne güzel çiçekler yapmışsındır. Ellerine kollarına sağlık. Beni düşünmen de büyük incelik. Çok duygulandım, çok mutlu oldum. Güzel ve marifetli ellerin değdi ya, çok çok değerli bir şey olacak benim için. Bir gün gerçekten de Begonvilli Ev'e bekliyorum.

      Sil
  9. Begonviller size sürpriz yapmışlar. Sevildiğini bilen ellerde, erkenden çiçek açarak gönlünüzü almışlar:)çokk güzel her biri..Ve ayrıca, taburelere bayıldım...işte tam böyle bir tabure istiyorum.)yer kaplamayan türden...arasan bulunmaz, denk geldiğinde böyle fırsatları kaçırmamalı..her şey çok güzel.. Günleriniz, sağlık ve huzurla geçsin begonvilli evde..Bu güzel paylaşımlar için teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, bir yıllık bitkinin çiçeklenmesi bana da sürpriz oldu. Eğer kısmet olursa seneye çok güzel olacaklar:)Güzel dilekleriniz için çok teşekkürler.

      Sil
  10. Yazılarını okurken çay, kahve eşliğinde begonvilli bahçede oturup konuşuyormuşuz gibi hissediyorum. :)
    Keyifle okudum...
    Umarım begonvilli evde ve bahçede yaşayan herkes, mutlu, huzurlu, sağlıklı günler geçirsin. Bazen küçük mutluluklar o kadar büyür ki, sıkıntıları bile gölgeler. Bence begonvilli evin, sıkıntıları gölgeleyecek çok sayıda küçük mutlulukları var. En başta kocaman kocaman yürekler var. Daha ne olsun ki...
    Tüm kalbimle sıkıntıların sizlerden uzaklaşmasını diliyorum ve sevgiler gönderiyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir gün onu da yaparız inşallah Heyyfi'ciğim.
      Güzel dileklerin için yürekten teşekkürler. Bizden de size sevgiler, selamlar.

      Sil

Beğeni ve görüşleriniz benim için çok değerli. Yürekten teşekkürler.