2 Ağustos 2013 Cuma

Çok mu zor biraz nazik olmak?

Bundan üç yıl önce kaleme almışım bu yazıyı. Değişen bir şey olmadığına göre yine paylaşabilirim. Çünkü bu konu beni çok rahatsız ediyor.

Çok mu zor biraz nazik olmak?

Toplumsal yaşamda , insanların birbirine hitap şekilleri ve davranışları çok önemli. Saygısızca yapılan hitaplar ve tavırlar yaşam kalitemizi dolaylı da olsa etkiliyor. Hakettiğiniz saygıyı görmemek moral bozucu oluyor, değersizlik duyguları empoze ediliyor insanlara. Nasıl mı? Örnekleri pek çok çevremizde. Davranış bilimci olmaya gerek yok bunu gözlemlemek için.

Özellikle şu sen- siz karmaşası..Toplum olarak kimlere sen, kimlere siz diye hitap etmemiz gerektiğini bilmiyoruz. 24 yaşındaki memur kız 67 yaşındaki emekliye ''Teyze sen git, işlemini tamamla öyle gel!''diyor. Evet sabır isteyen bir işi var ama o işin sorumluluğunu üstlenerek o masaya oturmuş, insanlara hizmet verirken nasıl davranacağını, kime nasıl hitabedeceğini bilmeli.

Sağlık ocağında kan almakla görevli hemşire ''aç kolunu!'' diye emir cümleleri ile ve ''sen'' hitap şekli ile konuşmamalı. Yeterli görgüsü ve doğru davranma yeteneği yoksa, tamamen kendi hatası değil elbette. Yaptığı işin eğitimini alırken bunlar da eğitiminin bir parçası olmalıydı. Bir kaç dakika önce hastayı kendisine yönlendiren doktor ona ''siz'' diye hitap ediyorsa alt kadrodakilere de bu işin doğrusu öğretilmeli. Gerçi hastalarına ''sen'' diye hitap eden küçümser tavırlı hekimler de yok değil ama hemşire ve hastabakıcılarda daha yaygın bir davranış az önce örnek olarak verdiklerim.

Olumlu örnekler de var. Geçen yıldan beri Antalya'da minübüs şoförlerinin konuşma ve davranışlarında farkedilir bir değişiklik oldu. Sanırım turistik bir kent olduğumuz için belediyece ve meslek odalarınca uyarıldılar ya da eğitildiler. Herkese ''hanımefendi'' ya da ''beyefendi'' diye ve ''siz''hitap tarzı ile sesleniyorlar. Bir ara kıyafet ve traş durumları da aşırı itinalı idi. Biraz gevşeme olsa da hitap şekilleri hala düzgün.

Öte yandan,''sen''diye hitap edilecek insanlara ''siz'' demek gereksiz bir resmiyet ve ukalalık olabilir. Bunun ayrımını iyi yapmalı. Çok yakınlarımıza ''siz'' demek(örneğin anneye, babaya, eşe)bana pek hoş gelmiyor. Aristokrasi özentisi, yapay bir saygı olarak görüyorum. Yine de gerçekten öyle terbiye almış, aile geleneğinde böyle bir durum olanlara saygı göstermek lazım.

Bunun dışında, yaşlı tonton teyzenin ya da amcanın gençlere ''sen''diye hitabı batmıyor pek.

Yeni tanışılan birine hemen ''sen''demek tuhaf ve gereksiz geliyor bana. Özellikle yukarıda verdiğim örneklerdeki gibi, işi gereği ilk kez karşılaştığı ya da ara sıra görse bile sadece o ortamda karşılaştığı, dışarıda görünce selam bile vermeyeceği insanlara ''sen'' diyen memurlara, görevlilere çok ama çok sinirleniyorum.

Ayrıca sosyal yaşamda samimi olmak adına ''sen'' derseniz insanlara, pek de yakınınız olmadıkları halde adları ile hitap ederseniz bir de, bir süre sonra yüz göz olma olasılığınız var. Benim tercihim, esnafla ya da iletişim içinde olduğumuz hizmet sektöründe çalışan insanlarla her zaman saygılı bir uslupla, yani ''siz''hitap şekli ile ve ''bey, hanım'' ünvanları ekleyerek konuşmak. Örneğin Şoför Bey, Eczacı Hanım vs. daha uygun bana göre. Eğer ismini kullanabilecek kadar bir yakınlığım varsa bile isminden sonra, hanım, bey ünvanlarını kullanıyorum.

Kısacası, tanımadığımız ya da yeni tanıştığımız insanlara sosyal konumu ne olursa olsun ''sen'' diye hitap edilmesini hoş bulmuyorum. Karşısındaki insanı aşağılar ses tonu ve tavırlar da varsa eşliğinde, hiç affedilir yanı yok demektir o insanın benim gözümde. Biraz nezaket lütfen!

3 yorum:

  1. Yazının konusu, çok önemli bulduğum bir konu benim de...
    Özellikle kamu kuruluşlarındaki çalışanların "sen"hitabının yanı sıra, bunu küçümser bir tonla söylemelerine çok kızıyorum. Aslında bu biraz da toplum olarak birbirimize verdiğimiz saygının özeti. Şu da var ki, "sen" hitabı öyle bir jestle ve tonla söylenir ki, bu bırakın itici gelmesini hoş bile olabilir. Önemli olan yaptığın işi severek yapman ve insana değer vermen. Bunlar varsa hitabın da doğal olarak rahatsız edici olmuyor... Sonuç : Dediğin gibi, kendimize ve çevremize biraz saygı...
    Sevgiler gönderiyorum...

    YanıtlaSil
  2. Ne hoş bir yazı olmuş çok da haklısın eline yüreğine sağlık canım.

    YanıtlaSil
  3. Çok önemli bir konuyu kaleme almışsınız,teşekkür ederim.Yıllardır görevinin bilincinde olmayan memurlardan ben de hoşlanmam:((Bu bir komşuya,hatta arkadaşa kadar indirgenebilir.Anında tavır koyma gereğini duyarım.Ne var ki son günlerde özellikle herkes birbirine karşı,kimse kimseyi saymaz,güvenmez oldu.Ortalık ben diyenler,sen diyenlerle dolu,Kimse biz diyemiyor.En son Ankarada şahit olduğum bir olayı sizde yaşasaydınız kimbilir neler düşünürdünüz.Yaşlı bir kadına bir taksici saldırdı,öyle çirkin küfürler ediyordu ki ben insan olduğuma utandım.Kadının hiçbir sucu yoktu.Oğlum dikkat et,beni ezecektin dedi.Sözün karşılığı korkunçtu.Şikayet ettik ama ne olacak ki,kime söylüyoruz.Üzücü:((Sevgiler,saygılar...

    YanıtlaSil

Beğeni ve görüşleriniz benim için çok değerli. Yürekten teşekkürler.