Facebook'ta bir sayfa edinmem diğer dostlara göre oldukça gecikmeli oldu. Zaten blog sayfam yeterince zamanımı alıyor, bir de oraya vakit ayıramam diye hiç heveslenmedim. Ancak, hayvansever dostlarımın (özellikle Jale Ünsal'ın) önerisi ve birazcık da ısrarı ile başladı Facebook maceram. Daha kolay iletişim kurarız, sokaktaki canlara yuva bulma şansımız artar diye üye oldum. Sonra aynı amaçla Twitter sayfamı da oluşturdum. Gerçekten de çok işime yaradı. Ayrıca birer ikişer, eski arkadaşlarımı, eski öğrencilerimi buldum ya da onlar beni buldular. Ne var ki sevgili dostlar, bu Facebook alamet-i farikasında bazen bana ciddi anlamda sıkıcı gelen haller var. Özellikle arkadaş listenizi oluştururken isteğiniz dışında oluşan durumlar bunlar. Örneğin eski bir arkadaşınızdan arkadaşlık isteği geliyor, ''Aaa, ne hoş, yıllar sonra görmüş kadar oldum'' diyor seviniyorsunuz. Ama bir de bakıyorsunuz ki o kişi ile hiç bir ortak yönünüz kalmamış. Öte yandan çok sonra tanıdığınız insanlarla aynı frekansta gayet anlamlı ve yararlı paylaşımlarınız olabiliyor. Örneğin Nilgün Hanım'la blog arkadaşlığı olarak başlayan dostluğumuz Facebook'ta da çok güzel sürüyor. Tersi de olabiliyor; çocukken sevdiğiniz, eğlendiğiniz kişi, ülkenin başka bir köşesinde bambaşka bir kişilik gelişimi ile hiç hazetmediğiniz tarzda bir insan olarak karşınıza çıkmış. Aman Allahım! O ne paylaşımlar.. Özellikle cinleri tepeme toplayan o bilgece lafları her fırsatta gözümüze gözümüze sokmaları. Bir de arkadaş listenizde bunlardan bir kaç tane varsa yandınız ki ne yanma.. Artık gösteri yapar gibi; ''bak ben ne derin insanım, ne güzel felsefi paylaşımlar yapıyorum!!'' havalarında aşıkların karşılıklı atışmaları şeklinde birbiri ardınca sıralarlar bu bilgece lafları..
Daha buna benzemez ne laflar.... Tamam Tolstoy bu bilgece lafı etmiş, güzel de söylemiş ama onun bir tek yapıtını okumadan onun sözleri ile bilgiçlik taslama, her fırsatta bu ve benzeri sözleri ders verir bir eda ile durmadan paylaşma hakkını nereden buluyorsun?
Eğer bu bilgelik abidesi insanlara diğer arkadaşların listelerinde görüp de arkadaşlık isteği gönderen sizseniz ''ben ne yaptım!!'' diye kendinize kızarsınız benim gibi. İster istemez düşünürsünüz; her gün üşenmeden paylaştıkları bilgece laflarla, hayatı çözmüş, bir filozof edası ile olup bitenleri değerlendiren, sağa sola ders veren bu insanların durumu ne? diye. Gerçi paylaştıkları bilgece laflar asla özgün lafları değildir. Ordan burdan aşırılmış süslü cümlelerdir.
Alın bir tane daha:
Ne büyük laf ama değil mi!!!Ayrı yazılması gereken -da birleşik yazılmış, ne gam.. Burada cahil muhtemelen biz oluyoruz, bu bilgece lafı paylaşan asla cahil olamaz!!!
Genellikle de birbirlerinin yazılarını paylaşırlar. Sanmayın ki; okuduklarının haddi hesabı yok, her bireri birer bilgi küpü, kültür abidesi ve dahası birer Konfüçyus, birer Lao Tzu ne bileyim birer Nietsche falan .. Onları tanımazlar bile aslında.
Ve sonunda dayanamadım ve dün Facebook sayfama şunu yazdım:
(Bir kişi dışında lehte ve aleyhte görüş belirten olmadı ama ne yapayım, cidden çok sıkıldım bu bilgece laflardan ve yazmak zorunda kaldım.)
Begonvilli Ev:
Nedense burayı bilgece lafları paylaşma platformu sananlar çoğunlukta. Oysa çok sıkıcı oluyor bu paylaşımlar. Kusura bakmasınlar bunu alışkanlık haline getiren arkadaşları listemden siliyorum.
sanki insanlar mükemmel, karşılarına çıkan kişileri böyle laflarla edep etmeye çalışıyolar salak tipler.. silin gitsin..:))
YanıtlaSilAh sormayın, kendileri mükemmeliyete ermiş de başkalarına ders veriyorlar.Hem de sürekli.. Sildim gitti:)
Silbenim facebook'u sevmeme sebeplerimden biri:))))tebrik ediyorum, yalnız çok kişi bunu alışkanlık haline getirmiş,arkadaşsız kalabilirsiniz:))
YanıtlaSilKalmam:)) Beni bilen dostlar yeter. Sevgiler..
Silcanım benim seni çok iyi anlıyorum:)
YanıtlaSilAslında kırıcı olduğumu düşünüp yazdıklarım için bir yandan da üzüntü duysam da inan ki sabredemedim Hatice'ciğim.
SilAynen sizin gibi düşünüyorum
YanıtlaSilÖzlü sözler, müzik videoları daha bir sürü gereksiz ayrıntı ve kendini geliştirememiş hala ergenlikte kalmış okul arkadaşları facebook u çocuksu bir platform haline getirdiler:(
Sırf bu yüzden facebook hesabımı kullanamıyorum
Kimseyi kırmamak adına yeni katıldığım lise grubumdan bile çıktım
Sevgiler
Ben en çok bu özlü sözlerden illallah dedim.:((
SilBenim düşüncelerim de hep bu doğrultudaydı ancak dile getirmeyi becerememiştim o yüzden Teşekkür ediyorum..bende birkaç arkadaşımı yıllar sonra bu yolla buldum ve sevinçten ne yapacağımı şaşırdım:))ama ne onlar nede ben bıraktığımız yerlerde kalmışız açıkçası pişman oldum.........
YanıtlaSilSelam ve Sevgiler
Sevgili Serap,galiba ben de hesabımı donduracağım.
Silbayıldım.. bence çok iyi etmişsin.
YanıtlaSilBöyle açık yüreklilikle yazmanın bir sakıncası var; asla alınmaması gereken insanlar da gereksiz alınganlık gösterebilir. Tek kaygım bu!
Silbu yüzden sevdiğim şairlerin şiirlerinden de soğuyorum ..
YanıtlaSilDemek rahatsızlık duyan pek çok insan varmış.
YanıtlaSilNurullah Ataç'ın bir yazısı vardı,sözleri tam anımsayamıyorum ama özü şuydu '' Başkalarının inanlarını olduğu gibi kabul edenler en tehlikeli kişilerdir '' diye. Düşünmeden sırf çok entel görünme hevesiyle kopyalanıp yapıştırılmış laflardan bana da gına geldi. Bu çakma düşünürlerden pek çoğumuz rahatsızlık duyuyormuşuz aslında. Zaten nicelik değil nitelik önemli ,silelim gitsin !
YanıtlaSilBu yazınızın ardından 3 yıldan fazla bir süre geçmiş. Ama değişen bir şey ne yazık ki yok. Az önce küsmesin diye silemediğim akrabalardan biri, resimli bir yazı paylaşmış. Şöyle yazıyor: ''Yalnız kalmışsan, insanların senden alacağı bir şey kalmamış demektir.''
YanıtlaSilGüler misin? Ağlar mısın?
O kadar olmuş mu:)) Evet hiç değişen bir şey yok. En çok da kadınlar yapıyor bunu. Erkeklerde çakma filozofluk durumu daha az. Valla ben siliyorum. Çekilecek gibi değiller.
Sil