14 Aralık 2012 Cuma

(Meğer) Seçimlerimiz(miş!!!)


Son zamanlarda yaşadığım  sağlık sorunları nedeni ile oldukça zor günler geçirdim..

Bu süreçte pek çok dostun moral desteği ve deneyimlerini paylaşmaları bana gerçekten iyi geldi.  Bu paylaşımlar  bazen  bir kaç cümle ile  oldu, bazen de sayfalar  dolusu idi.

Ayrı ayrı yanıt yazamadım ama tümü de benim için çok anlamlı, çok güzeldi..

Yalnız bir mektup vardı ki, yalnızca kendime saklayamazdım. Çünkü bana verilen ip uçları belki pek çok insanın da işine yarayabilecek türdendi. Eski bir arkadaşım bir zamanlar okuduğu ama ne yazık ki yazarını ve adını anımsayamadığı bir kitaptan söz ediyordu. Bu kitapta anlatılanlardan aklında kalanlara kendi düşünce ve deneyimlerini de katarak, bana uyarlayıp bir şeyler yazmıştı.  Kendisinin de iznini alarak sizlerle paylaşmak istedim. Bu bir bilimsel makale  değil. Sizlere mantıklı gelebilir, gelmeyebilir de.. Çünkü bazı ifadeler biraz rahatsız edici geldi bana ama dikkatli okuyunca  kötü bir anlam taşımadığını anlıyorsunuz. Örneğin: ''Hasta insanlara lüzumundan fazla ilgi göstermeyin!''sözü.. Görüldüğü gibi,''ilgi göstermeyin'' denmiyor, lüzumundan fazla ilgi göstermeyin deniyor.
Okuyun ve değerlendirin. Belki de yaşamınıza olumlu bir katkısı olabilir...

Benim için  zaman ayırıp bu satırları yazan kadim dostuma teşekkür ediyorum..

İşte bana gönderilen yazı:


Pek çok ipucu vardı ama ben bir kör gibi göremedim..

İpuçları birikti ve çoğaldı ve ben hala anlamadım gerçeği. Ancak düşünce gücü ile ilgili bir kitap okuyunca farkındalığım arttı..

Derken öyle bir dank etti ki, bizzat kendi yaşadıklarım ve yakından tanığı olduğum olaylar gösteriyordu; biz insanlar düşüncelerimiz yolu ile başımıza gelen pek çok şeyin  ve  durumun oluşturucularıyız.

Hoşnut olmadığımız durumları bile bir şekilde (bilinçli ya da bilinçsiz) seçen bizleriz. Elbette kötü ve sıkıntı veren durumları isteyerek, bilerek seçmiyoruz. Zayıflıklarımızla, en çok da çevremizdeki insanların ve koşulların yönlendirmeleri ile, gerek kabullenme gerekse biçilen role uygun hissetme ya da davranma şeklinde oluyor seçimlerimiz. İnanması güç ve mantıksız gibi görünse de yaşamımızdaki  iyiliklerin, kötülüklerin, mutlulukların, acıların, hatta hastalıkların  pek çoğu bizim seçimimiz. Biz bu seçimleri çoğu kez bilinçsizce yapıyoruz. Beyin denilen muhteşem organa bir şekilde hepsini düşünceler yolu ile kaydedip, ne zaman ve nasıl kaydettiğimizi bile bilmeden duygusal tepkimelerle, hissetme yolu ile harekete geçiriyoruz. Çok kabaca ifade ettiğim gibi, kayıt ve tepkimeler zinciri olarak yaşamımıza dolduruyoruz tercihlerimizi ve ne yazık ki biz hiç birini, nasıl yönlendirdiğimizi bilmeden sadece süreçlere ve sonuçlara katlanarak yaşamımızı sürdürüyoruz.

Mademki başımıza gelenler bizim seçimimiz, seçimlerimizi doğru yapmayı öğrenmek mümkün müdür? Evet mümkündür. Hem de bunu başarmak sanıldığı gibi karmaşık ve zor değil. Beynimiz yani o mükemmel güç bizim emrimizde aslında. Bu Tanrı'nın en büyük lütfu insanoğluna. Onu kullanabilme bilinci biz insanlara kalmış. Seçimlerimizi yani tercihlerimizi doğru yapmalıyız. Bunu sadece sözlerle ifade etmek bile işe yarayabilir ama asıl önemlisi ve doğrusu seçimlerimizi sık sık olumlamalar yolu ile kendimize, beynimize telkin etmemiz. En basit  aynı zamanda en çarpıcı ve yaşamımızı en çok etkileyen bir örneği ele alalım: Hastalıklarımız.
  Okuduğum kitapta şöyle  bir şeyler  yazıyordu:
''Örneğin; bir rahatsızlığınız var. Muhtemelen vaktiyle bu hastalığı birilerinden bir yerlerden duydunuz ya da böyle bir hastalık durumunu düşündünüz. Yıllar yıllar önce ufacık bir ağrıyı, sızıyı vs aynen şimdiki haliniz gibi kurguladınız, böyle bir hastalığa yakalanabileceğiniz aklınıza geldi. Ama bunu hatırlamıyor bile olabilirsiniz. (Senin kollarındaki ve ellerindeki şu an var olan rahatsızlık gibi..)  İşte yıllar önceki bu düşüncelerinizle hastalık seçimimizi yapmış oluyorsunuz. Sakın ''hastalığı kim seçer, kim hasta olmayı tercih eder?'' demeyin. İnsanoğlu çok karmaşık bir varlık. Farkına bile varmadan, ödümüz kopsa bile bazı durumları kendimize yakıştırabiliyoruz.. Bunun nedenleri pek çok..''

 Başta kendimle ilgili olmak üzere, bunun böyle olduğunu kanıtlayan pek çok durum ve bu durumu yaşayan kişi tanıyorum.. O halde içinde bulunduğumuz andan başlayarak hastalık ve  sıkıntıları düşünmekten, kendimize yakıştırmaktan  vazgeçeceğiz.

Şimdi asıl konuya gelelim, bu zarar veren seçimlerimizden nasıl kurtulacağız? Beynimizi temiz tutup eğiterek. Hiç bir temizlik eylemi kendiliğinden olmaz, bunun için enerji ve zaman harcayacağız ama sonuç mükemmel olacak!

''Kendinize bir bakın, ufak bir rahatsızlığınız varsa bile bunu ifade etmeniz gerekince, örneğin, bir yakınınız, eşiniz, arkadaşınız,  ''şimdi nasılsın?'' dediği zaman, ''çok fenayım, iyi hissetmiyorum, halim yok!'' diyorsanız işiniz zor. Hastalığınız iyileşme sürecine girdiyse bile beyninize aksini iddia ediyor, onu iyileşmeniz için çabalatmak yerine duraksatıyorsunuz demektir. Bu söylediğim ufak rahatsızlıklar için böyle ama ufak rahatsızlıklar büyüklere dönüşebilir. ''Dur!'' demeyi seçin!!''

Şimdi daha basitleştirelim durumu:
Hastalıkları düşünceler yolu ile davet etme!
Sohbetlerde hastalık konularına hiç girme, hastalığı hatırlatan uyaranlardan kaç.
Bir hastalığı asla kendine yakıştırma.
Hasta insanlara lüzumundan fazla ilgi gösterme.
Ortaya çıkan rahatsızlıkları dramatize etme, gerekiyorsa, bilimsel yollara baş vur.
Hastalığını ve şikayetlerini sık sık dile getirme, hatta hiç dile getirme, bir sıkıntın varsa git doktora anlat.
O an için olumlu hissettiğin durumları değerlendir, olumsuzlukları olabildiğince düşünme
En iyi durumları, rahatlatıcı pozisyonları bul ve uygula, yapmayı sevdiğin, yapabildiğin işlere yönel. '' Yapamıyorum hastayım'' bahanesine sığınma.. Dürüstçe, ''aslında şu işi şu an yapabilecek durumdayım ama canım istemiyor'' diye gerçekle yüzleş.
Sabah, akşam ve ne zaman içinden gelirse olumlamalarını yap, yani kendinle, beyninle, yüreğinle konuş.

Örneğin senin olumlamaların şöyle olabilir: Elbette sen bunları dilediğin gibi değiştirebilir ya da başka olumlamalar ekleyebilirsin.

Allah'ım, şükürler olsun ki durumumu biliyorum..
İstemeden de olsa davet ettiğim, istemeden de olsa kendime yakıştırıp yaşamıma soktuğum tüm musibetleri, hastalıkları, ağrıyı, sızıyı, düşünceleri yaşamımda, yakınımda, beynimde, bedenimde istemiyorum. Hiç birini kendime yakıştırmıyorum.
Örneğin şu an ve sonrasında güzel güzel nefes alıp, içimin huzurla, mutlulukla dolup taşmasını seçiyorum..
Şu an ve sonrasında sağlıklı olmayı seçiyorum.
Ellerimdeki ağrıların, uyuşmaların, isteğim dışında da olsa benim davetimle geldiğini kabul edip bu sıkıntıların artık beni terketmesini seçiyorum.
Beynime bunları hissetmesi telkinini verdiğim için kendimden ve beynimden özür diliyor, şu an ve sonrasında kesinlikle ağrısız, sızısız, uyuşmasız olmayı seçiyorum..
Ben bu akşam ve bu gece dünden çok daha rahat uyumayı, hiç bir ağrıyı ve o kötü karıncalanmaları hissetmemeyi seçiyorum. Bunları istemeden de olsa yaşamıma soktuğum için pişmanım. Artık defolup gitmelerini seçiyorum..
Vücudumun hala çok iyi durumda olduğunu biliyorum ve tüm organlarımın gayet iyi çalışmalarını istiyor ve seçiyorum. Zaman zaman istemeden de olsa onların düzgün çalışmasına engel olan düşüncelerimi uzaklaştırmayı seçiyorum. Evet kararlıyım; daha sağlıklı olmayı seçiyorum..
Ben bu akşam ve sonrasında daha enerji dolu, daha canlı, daha keyifli bir insan olmayı seçiyorum. Bu seçimimle çok daha kaliteli bir uykuyu hak edeceğimi biliyorum ve zaten öyle uyumayı seçiyorum..
Ben bu akşam ve sonrasında bedenimin ruhumun beynimin daha temiz, daha ferah olmasını seçiyorum. Bunun için gerekeni yapacağım.
Ben bu anda ve sonrasında zihnimin daha berrak, daha dingin olmasını seçiyorum..
Ben bu gün ve sonrasında daha taze, daha güzel, ışık saçan bir kadın olmayı seçiyorum.. 
Midemi lüzumsuz yiyeceklerle doldurmadan sağlıklı beslenmeyi seçiyorum..
Ben şu an ve sonrasında sakin, hoş görülü bir insan olmayı seçiyorum. Daha çok gülümsemeyi seçiyorum..
Ben şu an ve sonrasında kültürlü, akıllı bir insan olmayı seçiyorum. Kesinlikle bunu hak ediyorum.
Ben bu akşam ve sonrasında çok hoş sürprizler yaşamayı seçiyorum..Hayvanların ve iyi insanların mutlu yaşamalarını seçiyorum..
Ben şu an ve sonrasında etrafımda, evimde, bahçemde, yanı başımda hep güzellikler olmasını seçiyorum. Kötülükleri, hastalıkları, kötü insanları, kötü düşünceleri kovuyor, onlardan çok uzak olmayı seçiyorum.
Ben şu an ve sonrasında bolluğu, bereketi, sağlığı güzelliği, huzuru, iyiliği seçiyorum. Bunların aksi durumları hayatımdan kesinlikle kovuyorum..
Ben şu an ve sonrasında kendimi ve iyi olan her şeyi sevmeyi seçiyorum. 
Ben bu seçimimi zaten hak ediyorum..
Beni bu bilinç düzeyine ulaştıran Tanrı'ma şükürler olsun!!!



Not: Sevgili Ella'mın  verdiği linkteki videoyu mutlaka izlemelisiniz. Teşekkürler Ella'cım.
http://www.youtube.com/watch?v=Ij_ZPkKmhek




19 yorum:

  1. ben de olumsuz düşünmenin,olumsuz insanlarında yanında bulunmanın ve sürekli olumsuz konuşmanın negatifi topladığına inanıyorum..tabii ki bazen insan kendine engel olamıyor yine de.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorum için teşekkürler. Olumlu düşüncelerle yapılandırılmış harika bir yaşamınız olsun sevgili dost!:))

      Sil
  2. Bu gönderinin üzerine şu videoyu da seyretmeni çok isterim Begonvil'cim.

    http://www.youtube.com/watch?v=Ij_ZPkKmhek&feature=share

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler sevgili Ella'm. Video harika bence.. Galiba bu hastalık sürecinde pek çok bilgi edineceğim bu konularda. Umarım yaşama geçirebileceğimiz bilgiler olur.

      Sil
    2. Begonvil'cim...
      Yılbaşı kartı göndermek istiyorum ama hangi adrese göndermem gerektiğini bilmiyorum :(
      Lütfen blog sayfama adres(ler)ini yorum olarak bırakır mısın?
      Tabi ki yayımlamayacağım, sadece ajandama geçirip yorumu sileceğim.
      Geçen yıl gönderdiğim kartların hepsi Türkiye'ye girdikten sonra postada kaybolduğu için :( Bu yıl iadeli-taahhütlü göndereceğim. Dilerim ulaşır.
      Ellerinden öpeyim ki daha çabuk iyileşsinler :)
      Çok özledim seni.
      Sevgilerimle.

      Sil
  3. Uzun ve uzerinde tartisilacak, yorumlanacak ve dusunulecek yogun gundemi olan bir psot yayinlamissiniz. Gei donup donup okumam gerekecek.

    Ama daha onemlisi, sizi yeniden gormek oldu. Postunun isin tuzu biberi.

    Hosgeldiniz. Gozumuz yollardaydi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız. Ben de bu konular hakkında olabildiğince bilgilenmek istiyorum. Sağlam kaynaklara ulaşabilirsem zaman zaman paylaşıp dostlarımla tartışmak isterim. İlginiz ve dostluğunuz beni mutlu ediyor:))

      Sil
  4. negatif düşünen insanlarla birlikte olmamaya çalışıyorum ..çünkü çok etkileniyorum ..geçmiş gitmiş olsun tüm sıkıntı ve ağrıların ..sağlıcakla kal.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok iyi yapıyorsun. Her şey gönlünce olsun. Güzel dileklerin için teşekkürler!

      Sil
  5. Geçmiş olsun ben de bu ara herşeyin düşüncelerle olduğunun idrakına varanlardanım.
    Bloğuma bu ara bu düşünce gücü ile çok yazı yazdım.
    Hatta bu ara okuduğum 3 kitap benliğimi yerine getirdi ve beynimi resetledi.
    Düşünce gücüme güç katan mükemmel diyeceğim kitaplardı bunlar.
    Bir insan nasıl kendisinin en iyi arkadaşı olabilir?
    Tanrı daima tebdil_i kıyafet gezer
    Düşlerinizi gerçekleştirebilirsiniz..

    okumanızı tavsiye ederim hoşunuza gidecek ;)

    YanıtlaSil
  6. Harikasınız! En kısa zamanda bloğunuzu ziyaret edeceğim. Ancak halen klavye kullanmada zorlanıyorum. Yazamazsam bağışlayın ama takipçiniz olacağım. Sevgiler, selamlar.

    YanıtlaSil
  7. Harika bir yazı,teşekkürler yayınladığın için.Annem, gezmeye yanıma geldi ve hastalıklarından çok şikayet ediyor,inanır mısınız midem ağrıyor deyince benim mideme bir şeyler oluyor.Olumsuz düşünceler gerçekten etkiliyor.En azından kötü düşüncelerden etkilendiğimin farkındayım ve beni çok rahatsız ediyor.Bende şikayetlerden uzak durmaya çalışıyorum...Her ne olursa olsun,beterin beteri var düşüncesini hatırlayalım.Hoşca kal.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yakınlarımızın hastalıklarından etkilenmemek mümkün mü..Annenize acil şifalar.

      Sil
  8. Her şey beynimizde bitiyor. Evrene nasıl bir mesaj gönderiyorsak o bize dönüyor diye düşünüyorum. yazınızı çok beğendim tabiki zaman zaman istemediğimiz olaylar çıkıyor ama olumlu yöne çevirmeliyiz..

    YanıtlaSil
  9. çok geçmiş olsun!
    yazını bir solukta okudum, çünkü beni anlatıyorsun. elimde olmasa da
    her zaman negatif düşünüp hastalıkları üzerime çeken, sonrada dr doktor gezen biriyim. benim de kronik ağrılarım var. mesela şu an 4. ayını doldurdum. fizyolojik değil..yazında ki öğütlerini dinleyeceğim,, başarır mıyım bilmiyorum. tüm bunları
    biliyorum hatta uygulamaya çalışıyorum sonra bir an da yine eski halime dönüyorum :(

    YanıtlaSil
  10. Beni çok seven sayan bir arkadaşım vardı. Her konuda daima dehşetli bir nefretle konuşurdu. iki yıl onu değiştirmeye uğraştım. Sonra gördüm ki o bana değil, ben ona benzemişim. :) Birkaç ay önce yolları ayırdım. Hayatım değişti desem abartmış olmam. :)
    Yazınız güzel. Tedbirli olalım. Yediğimize içtiğimize, okuduğumuz kitaplara, iletişim kurduğumuz insanlara dikkat edelim. Ki sağlığımız da bazulmasın düşünce akışlarımız da bozulmasın. Düşünce alışkanlıklarımızı denetim altına alıp değiştirmeliyiz iyileştirmeliyiz.

    YanıtlaSil
  11. harıka bır paylasım olmus yuregınıze saglık..
    haddım olmayarak bır konuya dıkkatınızı cekmek ısterım..olumlamaları pozıtıf bır dılle yaptıgımızda cok daha etkılı sonuclar elde edebılıyoruz...
    ornegın hıcbır agrıyı hıssetmıyorum yerıne, tamamen saglıklı ve zınde hıssedıyorum..

    kotuluklerı kotu ınsanları hastalıkları kovuyorum demek yerıne, sevgı ısık ıyılık ıyı ınsanlar ve saglıgı secıyorum..

    agrısız sızısız uyusmasız uyumayı secıyorum yerıne,dıngın huzurlu saglıklı ve rahat bır uykuyu secıyorum.. dersek evrene hastalık agrı kotu ınsan gıbı mesajlar vermemıs oluruz..cunku kotu ınsan dedıgımızde kotu ınsanları dusunuyoruz,agrısız derken agrıyı dusunuyoruz..

    desem kı mavı elma ıstemıyorum:)) o sırada tek dusundugunuz mavı bır elma olacak:))
    ne ıstemedıgımız yerıne ne ıstedıgımızı dıle getırmelı ve ne ıstedıgımızı dusunmelıyız sadece..

    YanıtlaSil
  12. Çok güzel bir post olmuş paylaşımın için çok teşekkürler. Buna bende kesinlikle çok inanıyorum. kendimde çok denedim ve yazılanların ne kadar doğru olduğunu şimdi daha iyi görebiliyorum. bu postu bende yakınlarımla paylaşacağım. O sevgi dolu yuvaya sizlere kocaman sevgiler..

    YanıtlaSil
  13. Öncelikle çok geçmiş olsun...
    Benim çok sevdiğim bir büyüğüm hep şöyle derdi negatif konuşmayın pozitif cümleler kurun mesela çocuğunuz koşarken düşersin demeyin düşmeyesin deyin diye bize anlatırdı..
    Bir süre önce arkadaşımın sorunları vardı Nuray Sayarı ve şimdi ismi aklıma gelmiyen bir yazarın olumlamayla ilgili kitaplarını çok okudu banada anlatırdı..
    Bu olumlamalarla ilgili çok fazla bir bilgim yok ama kendimce pozitif olmaya,hastalıkları çok fazla konuşmamaya ve neşeli olmayı çalışıyorum...
    Bloğunu izlemeye aldım sağlıklı günler dilerim...

    YanıtlaSil

Beğeni ve görüşleriniz benim için çok değerli. Yürekten teşekkürler.