2 Ağustos 2012 Perşembe

İçim kan ağlıyor!


Bu yazı Paşa'nın anısına, birazcık olsun farkındalık yaratabilmek için yazılmıştır

Tarifsiz bir acı var içimde..

Abartılmış bir hayvan sevgisi olarak düşünmeyin. Bu hayvanın kısacık çileli yaşamı bende onulmaz yaralar açtı.. Bir yandan bu acıyı taşırken, başka köpekciklerin sonu böyle olmasın diye son bir gayretle bu yazıyı kaleme alıyorum:

Yıllardır sahipli sahipsiz her türlü zor durumdaki hayvanla karşılaştım, onların sıkıntıdan kurtulması için elimden ne gelirse yapmaya çalıştım. Özellikle Minik'i ve Jane'i evlat edindikten sonra bir köpeğin ya da kedinin fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarının neler olduğunu çok iyi anladım. Korunmaya muhtaç canların çektikleri çileleri öyle iyi biliyorum ki.. Sokak hayvanları ayrı bir konu; onların kısacık çileli yaşamlarına zaten birazcık duyarlılık taşıyan hiç bir yürek dayanamaz. Ne var ki çoğu insan kolay yolu seçip onları görmezden geliyor. Örneğin kalabalık bir parkta ya da bir yol kenarında yaralı ya da hasta bir köpeği, kediyi sanki yokmuşçasına görmüyorlar. Eğer o zavallı hayvanın şansı varsa gerçek bir hayvansever görüp kurtarmak için çırpınıyor ve bu kişiler de hep aynı kişiler oluyor. Peki o civarda olup da bu durumları gören diğer insanlara ne demeli?

Sahipli hayvanlar içinde de bazıları gerçekten çok talihsiz oluyor. Bu güne dek şahit olduğum durumları anlatsam roman olur, o romanı okumaya yürek dayanmaz. Yukarıda da belirttiğim gibi, bu köpeğin kaybında duyduğum tarifsiz acıyı abartılmış bir hayvan sevgisi olarak değerlendirenler olabilir. Bu doğru değil. Bu güzel, akıllı köpekciğin kısacık(1 yaşındaydı) çileli yaşamı ibret alınacak bir hayvan öyküsü..

Bu sayfalarda, hayvansever duyarlı arkadaşlarımla birlikte yıllardır yazar, sesimizi duyurmaya çalışırız:'' Bakamayacağınız hayvanı almayın, onlar oyuncak ya da hediyelik eşya değil'' diye bağrınırız . Köpeklere ve kedilere sempati duymanız, özellikle yavru iken onları sevimli bulmanız, evinizde onlarla yaşayabilmeniz için yeterli bir neden değil.. Her insan onların ihtiyaçlarını karşılayabilecek, yaşamını onlara göre düzenleyecek karakterde değildir. Çünkü evinize aldığınız her hayvan (kedi ve köpekten söz ediyorum) yaklaşık bir on-iki yıl sizi çeşitli konularda kısıtlayacak, hayatınıza bir takım zorlukları da birlikte getirecektir. Aynı bir çocuk dünyaya getirdiğiniz zamanki gibi... Çocuğu olan çiftler eski özgürlüklerine veda etmek zorunda kaldıkları gibi, maddi manevi pek çok fedakarlıkla onu büyütmek zorundadırlar. O büyük aşk size bu sıkıntılı süreçte en büyük yardımcıdır. Evinize alacağınız kedi ve köpekler için de durum budur. Bakın çevrenizdeki gerçek hayvanseverler; kedi ve köpeklerinin bakımından, onlarla yaşamanın zorluğundan çok onlarla olmanın güzelliklerinden söz ederler.. Eğer kendinizde bu potansiyeli görüyorsanız sorun yok ama tekrar söylüyorum, bir heves uğruna ya da ''bir deneyelim bakalım'' yaklaşımı ile bir peti alırsanız onun günahına girersiniz. Onların bakımı güç geldiği an kurtulma yoluna gidenlerin neden olduğu trajedileri sık sık görüyor, duyuyor ve yaşıyoruz. Yazık değil mi bu canlara? Onların seçme hakkı yok ki, sizler onları seçip alıyorsunuz. Kısacık yaşamlarını ne hakla cehenneme çevirip daha da ötesi Tanrı'nın bahşettiği yaşam haklarını en korkunç şekilde ellerinden alırsınız?

İşte benim Paşa'ya döktüğüm göz yaşlarının asıl nedeni bu. Fotoğraflarına bakmağa dayanamadığım henüz bir yaşındaki, türünün en güzel örneklerinden biri olan akıllı ve güzel Paşa da bir doğum günü hediyesi idi. Sahipleri kendilerince çok haklı nedenlerle güya geçici bakıcı ailelere emanet ettiler. Asla uygun olmayan koşullarda yaşamasına göz yumdular. Biliyorum, bu satırları yazdığım için bana kırılıp kin duyacaklar ama ben gördüğüm gerçekleri dile getiriyorum. Amacım da başka Paşaların olmaması. Boynunda ısırıklarla , 50 derece sıcaklıkta, enfekte olmuş kurtlanmış yaraları ile ölmek üzere iken bulunan, bir klinikte son dört gününü acı içinde geçiren Paşa'nın öyküsü dilerim düşünmeden evine hayvan alan herkese ibret olur.

30 yorum:

  1. Çok güzel bir konuya değinmişsiniz...inanın ben de aynı şeyleri düşünüyorum.Biz evimizdeki köpeğimizi ailemizin bir üyesi olarak görüyoruz,nasıl kıyıp da sokaklara atabiliyorlar,sokaktaki canları görünce yüreğim parçalanıyor...

    YanıtlaSil
  2. Hiç tanımasam, canlı canlı görüp oynamasam dahi Paşa ve onun hikayesiyle içine düştüğünüz derin üzüntü ve çaresizliği; yüreğimin en orta yerinde hissedebiliyorum!

    Ama bu gibi durumlarda ne yazının hükmü kalıyor ne teselli sözlerinin ne de üzüntü ifadelerinin!

    Sadece sevilmek ve ait olmak gibi masum bir istek için yaşayan bir "Can"ı, insanlık olarak diğer bir aleme bu şekilde;
    Göndermemliydik, Göndermemliydik...............

    YanıtlaSil
  3. senin gibi duyarlı insanlar çok az! ben hayvanlara %99 dokunamayanlardanım ama çok da severim.. bir sorunları varsa yakında birini bulmaya çalışırım gelin bakın nesi var diye of birde alıp bakmayıp böyle eziyet eden insanların varlığına inanmak istemiyorum!

    YanıtlaSil
  4. Arkadaşım yerden göğe haklısın.Resimlerine bakıp nasılda güzel ve özenli bakılıyor demiştim.Ama bakmak o değil bunu anlamaları gerekir.Gerçek evladınızı siz hiç bilmediğiniz BAKICI kişilere bırakabilir misiniz?Asla akraba dışında bırakmam çocuğumu.Hayvanda aynı şey benim için.Aslında bir gerçek var ki,insanlarımızın kalbinde ya hayvan sevgisi var ya da yok işte.Bu zorla olmuyor.Ben genetik bir sevgi diyorum.Babamın biz küçükken bize öğrettiği,hav hav benim cici köpeğim şarkılarıyla,Ali babanın çiftliğinde.....şarkılarını söyleyip büyüselerdi,işte o zaman hayvanların bir dost olduğunu anlarlardı.Her türlü sevginin küçük yaşlarda başladığına inanıyorum.Sevgili Begonvili kendini üzme,her şey olacağına varıyor.Bizler çok şanslıyız bunu sakın unutma!Biz o alemle bağ kurmuşuz,herkez bunu beceremez,sorumluluk alamaz.Allah'da bizi ondan seçiyor.Tek kötü yanı, olumsuzluklar karşısında kalbimiz biraz daha eriyor.

    YanıtlaSil
  5. Çok üzgünüm Begonvil'cim.
    Keşke yanında olup acını bir nebze olsun paylaştığımı gösterebilseydim.
    Yazdığın he satır doğru... ne desek boş.
    Başın sağolsun :(

    YanıtlaSil
  6. :((((((
    çok kötü oldum:( maalesef sırf çocuklarının ısrarı kesilsin diye pet almaya kalkışanları kınıyorum az önce yurtdışından misafirim olan kardeşimle de bunu konuşuyorduk.(İngiltere)asla başıboş pet göremezsiniz diyor
    Ülkemizde canlı diye bütün bakılmıyor yaradılana herzaman olduğu gibi isimlendirerek ayırmayı marifet sayıyorlar.
    Sevgili PAŞA sen belki de kurtuldun ve şu an çok mutlusundur:(bizlerle kalıp güzel kalpli bir aileyle koşup oynuyor olmanı dilerdim .

    herkes bayılıp sevmek zorunda değil(keşke sevebilseniz) Lütfen zarar görmelerine ve keyfi sahiplenilmelere karşı çıkın.

    Canım sabırlar diliyorum umarım yazın çoğunluğa ulaşır.

    YanıtlaSil
  7. Çok haklısınız arkadaşım biliyorsunuz benim evim de öyle bir heves uğruna alınmış ve sonra bir şekilde kurtulunmuş kedi ve köpeklerle dolu (5 köpek 12 kedi) yaşam sahiden zor biz senelerdir tatile gitmedik eşimle beraber bir toplantıya bir etkinliğe katılamadık hep birimizden birimiz evde kalmak zorunda yaşlılarımız var başka illerde biz beraber cenazeye bile katılamadık. Allah affetsin ben kayınvalidemin cenazesine ucuucuna yetişebildim ve bu yüzden eleştirildim! Neyse dün veterinerimden mama alırken bir çocuk ve yanında ki zat sanırım babası kurt yavrusu sormaya geldiler veteriner yok dedi. o tarz bi hayvan yokmu diye sorunca ben artık dayanamadım ve o tarz hayvan alınmaz sokaklar köpeklerle dolu onlardan biri pek ala size sevgi verebilir dedim adam cins olmayana bakmam dedi neyse ki vet girdi araya da tartışma çıkmadı. gün geçmiyor ki bu tarz olaylarla karşılaşmayalım artık gerçekten dayanacak gücümüz kalmadı acaba ne yapmalı da bu insanları bilinçlendirmeli çok uzattım kusuruma bakmayın. acınızı yürekten paylaşıyorum ve paşayada huzur içinde uyumasını diliyorum. ve aslında hiç sevmediğim ama bu acı içinde kıvranan köpeklere dilediğim sözü üzülerek söylüyorum KURTULDU !!! :(

    YanıtlaSil
  8. Çok üzüldüm komşucuğum çok! Paşa'ya ve Paşa'nın kaderini paylaşan tüm canlara çok üzülüyorum. Ailelere serzenişinizde çok haklısınız ve yazdıklarınız sizin terbiyeli,nazik kişiliğinize o kadar uygun ki. Her koşulda nezaketini elden bırakmayan sevgili komşum,az bile yazmişsınız. Lütfen kendinizi harap etmeyin artık,bazı şeyleri değiştirmeye gücümüz yetmiyor işte ne yapalım? Bilirim ateş düştüğü yeri yakar ama siz o kadar değerli bir insansınız ki sizi anlamayan varsın öteye gitsin ,vicdanı onu rahat bırakmasın inşallah! Allah ıslah etsin! Konuşuruz yine,dertleşiriz hele siz kendinizi hazır hissedin. Kızlar ve ben sizi çok öpüyoruz!

    YanıtlaSil
  9. Benı affet baslıgı ve resmı gorunce okuyamadım yazıyı

    okumadım cunku bılıyorum kı cok fena taılacagım
    acaıp uzulecegım bısey var


    bu sıra ben de buna benzer ne yazık kı haın ınsan ellerınden acı ceken ıskence ceken kedı ve kopeklerın varlıgı ıle ıcıceydım

    resmen ıcım kaldırmıyor artık

    acının tum yuregımle paylasıyorum
    senı cok sevıyorum begonvıllı evım

    YanıtlaSil
  10. Ne kadersiz köpekçikmiş
    Çok üzüldüm
    Başınız sağolsun

    YanıtlaSil
  11. PAşa için üzüldüm Sevgili Begonvilli evciğim, böyle hayvan sevgisiyle bazen sevmemek onlara zarar vermemek adına çok daha iyi. Petshoplara özel olarak getirilen ve ticari olarak satılan ve alan kişinin psikolojisine bakılmadan verilen bu canlar için gerçekten üzücü durum. Bir çocuk kadar büyük bir sorumluluk istiyor böylesi bir canlıyı yaşamına katmak ama çoğu zaman bir yaş günü veya karne hediyesi olarak alınan bu canlar çocuğun ilgisi geçince sokağa bırakılıyor:(

    YanıtlaSil
  12. Söyleyecek Sözcük bulamadım. Keşke herkez sizin kadar sevgi dolu olsa. Çiçekleri ve hayvanları sevmeyenin insanları da sevemeyeceğini düşünenlerdenim . Başınız sağolsun...

    YanıtlaSil
  13. Paşanın durumuna çok üzüldüm,sevgili Begonvil.İnsanlara hayvan sevgisinin küçük yaşlarda yerleştiğine inanıyorum..Hayvanlara işkence çektirenleri kınıyorum ve eğitimi ne olursa olsun,eğitimsiz olduklarını düşünüyorum..İyi ki siz ve sizin gibi hayvan severler varda bir nebze yüreğimize su serpiliyor.
    Acınızı paylaşıyorum.

    YanıtlaSil
  14. Başınız sağolsun.... Çok haklısınız, her kelimesi ile... İzninizle bende sizin yazınızı link vererek birkaç ekleme daha yapmak istiyorum. Paşa'cım gittiğin yerde şimdi çok mutlusundur, keşke bu dünyadaki ömründe uzun ve böyle mutlu olsaydı.

    YanıtlaSil
  15. Adınıza üzüldüm.Hayvan sevgisi başka birşey.
    Sizin için sabır diliyorum. :(

    YanıtlaSil
  16. o şimdi melek ve gökyüzünden bizi izliyor,allah sabır versin:(

    YanıtlaSil
  17. Başımız sağolsun.
    Üzgün anne Çiğdem

    YanıtlaSil
  18. Söyleyecek söz bulamıyorum. Çok üzüldüm.

    YanıtlaSil
  19. İnsan o sürmeli gözlere bakmaya kıyamazken, neler gelmiş yavrunun başına. Dün gece okudum ama yorum bile yazamadım, çok çok üzgünüm. Sabırlar diliyorum...

    YanıtlaSil
  20. Paşa için çok üzüldüm.Sevgiler begonviiliev...

    YanıtlaSil
  21. paşa artık kurtuldu diye düşünün. zaten onu bu duruma düşürenler onu hiç hakketmemişki :((( şans kimi ev canları , sokak canlarından daha şansız olabiliyor:(((
    hayvansever olarak sizi çok iyi anlıyor , asla abarttığınızı düşünmüyorum

    sevgiler
    yildizlimakyaj.blogspot.com

    YanıtlaSil
  22. Üzüldüğüm şeylerden birisi de sizin "abartılmış bir hayvan sevgisi diye düşünmeyin" demek zorunda olmanız. Boşverin kim ne derse desin.
    Ne yazık ki insanlar köpeklerin sanki bir ilkel organizma gibi sadece içgüdüleriyle hareket eden, duyguları düşünceleri olmayan, makine gibi yaşayan canlılar olduğunu iddia ederler (özellikle de okumuş kişiler). Gerçekte köpekler insanlardan daha fazla duygusaldırlar her şeyi anlarlar. İki farklı yerden iki benzer olayı anlatayım: Evin hanımı "şu köpek geberse de kurtulsak" dediğinde köpek anlıyor başını alıp gidiyor bir daha gören olmuyor. Her iki olayda da köpeklerin ev halkından en çekindiği, belki lider gördüğü kişi evin hanımıydı. Şimdi bunlara mı duygusuz düşüncesiz hayvan diyeceğiz? Esasında köpeklerin bu yönünü görmeyenler duygusuz düşüncesiz hayvanlardır.

    Paşa'yı şuna buna bırakan sahipleri onun ölümünden iki defa suçlu. Birincisi başına gelen büyük acılar.. İkincisi, eğer Paşa sahiplerine küskün olmasaydı, sahiplerini kalbinden çıkarmamış olsaydı tedavi olurken sahiplerinin sesini duyduğunda ona yaşama azmi gelirdi. Mutlaka iyileşirdi diye inanıyorum. Ama küsmüş. Hayata dönmek için hiçbir sebep yoktu.

    YanıtlaSil
  23. Ben ilk yazını okuduğumdan beri hastayım.Resimlere bakamıyorum.Yazıyı da zor okudum.Umarım Paşa gittiği yerde biz insanları onlara karşı davranışlarımız yüzünden affeder.Çok üzgünüm.

    YanıtlaSil
  24. Acınızı paylaşıyorum, dünyada sizin gibi merhametli insanlar olmasa çekilmezdi hayat!

    YanıtlaSil
  25. allah kimseyi bu acıyı yaşamakla terbiye etmesin..
    acını yürekten paylaşıyorum bir hayvansever ve sayısız köpek yetiştirmiş biri olarak....
    paşa artık acılarını da dinlendiriyor.... bu beni az da olsa rahatlatıyor :((
    metanetini yitirme lütfen ...
    sabırlar dilerim

    YanıtlaSil
  26. çok duyarlı ve vicdanlı bir kişisiniz,sizi gerçekten çok seviyor ve takdir ediyorum.Sabır ve metanet diliyorum.Saygılar.

    YanıtlaSil
  27. Sözün bittiği yer, ben de acınızı derinden hissediyorum. Allahım büyük sabır versin, sizin gibi insanlar hiç eksik olmasın yer yüzünden!..

    YanıtlaSil
  28. Keşke herkes sizin baktığınız yerden bakabilse bütün bu olup bitene...

    YanıtlaSil
  29. Canım çok güzel bir parça emeğine eline sağlık sakın özür dileme ben çok beğendim.Ayrıca acını paylaşıyorum sabah okuyamamıştım benimde köpeğim vardı koynumda büyütmüştüm üçüncü çocuğum gibi ama apartmanda oturunca bahçeli evi olan arkadaşımıza vermek zorunda kaldık ben bir hafta üzüntüden hasta yattım .Seni anlıyorum..

    YanıtlaSil

Beğeni ve görüşleriniz benim için çok değerli. Yürekten teşekkürler.