30 Nisan 2010 Cuma
Sahte Yazılar
İnternet dünyasında Can Dündar imzası ile dolaşıp duran ancak yazarın ''bu yazılar bana ait değil!'' dediği pek çok yazı var. Resmi web sayfasında ''sahte yazılar'' başlığı ile duyurduğu bir bölüm var, ben de oradan okudum. Diyor ki;''Bu bölüm; yıllardır internette benim adım altında dolaşan, fakat aslında bana ait olmayan yazılardan oluşuyor.
Bunları, gerçek yazılarımdan ayırabilmek için burada topladık.
Lütfen çoğaltıp dağıtmayınız...!
Dağıtanları uyarınız...! ''
Can Dündar’ın Web Sayfası Burada
Bir kaçını okudum. Okuduklarım, duygusal yönü ağırca basan, yaşam dersi veren şiirimsiler ve düz yazılar.. Şiir midir, değil midir? tartışması zaten beni aşar. Hatta aşağıda okuyacağınız yazı bir kaç yerde Can Yücel imzası ile de çıktı karşıma. Üstelik bir kaç değişiklikle..Baktım yazı fena da değil hani; popülist denilebilecek söylemler içeren, Can Baba'nın(Yücel'in) uslubunu da yansıtan bir yazı. Ben işin içinden çıkamadım.
ERKEK DEDİĞİN
Seni elinin tersiyle değil avucunun içiyle kavrayacak. Bileceksin ki emin ellerdeyim, başkası tutamaz elimi böyle.
Rahat olacaksın yanında, çok konuşmayacak, beynini didiklemeyecek.
İnce olacak; seni senin kadar düşünecek. Sen onu merak ettiğinde kendisine hesap soruluyor havalarına girmeyecek. Senin inceliğine karşı umursamaz sözler sarf etmeyecek.
Adamın sinirini bozmayacak, cinlerini tepesine çıkarmayacak, sanki sen onun için varmışsın her ne zaman istese emrine amadeymişsin, o ne yaparsa yapsın her istediğinde yanında elinin altında olacakmışsın triplerine girmeyecek.
Sen ona sevgini hissettirdiğinde, sen ona kayıtsız şartsız aşıkmışsın gibi havalara girmeyecek.
Erkek dediğin ilgi gördüğünde ilgiyle, sevgi gördüğünde sevgiyle karşılık verecek.
Erkek dediğin, sen onun için kendine baktığında, sırf ona daha güzel görünmek için giyinip kuşandığında hiçbir şey olmamış gibi davranmayacak.
Ruhunu okşamasını bilecek. Romantik olacak kimi gün habersizce kucağında çiçeklerle çıkıp gelecek. Özel günleri unutmayı marifet sanmayacak.
Kayıtsız olmayacak senin bütün zarafetine karşı. Gerçekten seven bir kadın sevgi ve ilgi bekler, erkeğine verdiği aşkın karşılığında küçük bir tatlı söz, kısa bir mesaj, bir çağrı bile onu mutlu edebilir. Erkek dediğin bütün bunları cebinden para harcıyormuş gibi cimrilikle yapmayacak.
Ben aranmayı, çok aramayı sevmem demeyecek. Her şey kendi istediği gibi olsun istemeyecek. Sadece kendi canının istemesine bağlamayacak her şeyi.
Erkek dediğinin, hissettiğiyle yaptığı şey arasında uçurum olmayacak. Cesur olacak cesur. Seni seviyorum derken korkmayacak, başka şeylerin arkasına gizlenmeyecek.
Seviyorum deyip bir sonraki perdede kaçmayacak, özlüyorum diyorsa gelecek, kaybetmek istemiyorum diyorsa kaybetmeyecek.
Erkek dediğin askına sahip çıkacak. Korkak olmaz erkek dediğin. Erkek dediğin iyi sevişecek. Koyun gibi yatmayacak, bir an önce şu iş bitse demeyecek.
Aşksız yatmayacak yatağa ve sen bunu bileceksin. Bir baba şefkatiyle seni alnından öptüğünde bileceksin ki sevgisi geçici ve zayıf değildir.Ve sevgiyle öptüğünde dudaklarından bileceksin ki öpüşün tek sebebi şehvet değildir.
Erkek dediğin yakışıklı olacak, çekici olacak ama bundan çok daha öte bir şey...
Zeki olacak.
Kadının küçük yalanlara, bahanelere inanmayacağını, kendisini kendi gibi tanıdığını bilecek. Kadının zekasını küçümsemeyecek kadar zeki olacak. Zeki olacak, seni bir hamur gibi karmasını bilecek, o hamura kendisi
katmasını da.
Değerlerini bir anlık hevesler uğruna satmayacak.
Namussuzluğunu, ahlaksızlığını ancak ve ancak seninle yataktayken kullanacak.
Erkek dediğin önce sevecek.
Kendini sevmeyen erkekten kimseye hayır gelmez. Bir bakarsın ki yıllar sonra bu adamla ne yatağa sığıyorsun, ne toprağa... Koluna girip gezmesini bileceksin gururla, koynuna alıp sevişmesini de. Babalığını da bilecek, ana-babaya hürmet etmeyi, kadir kıymet bilmeyi, vefakarlığı, fedakarlığı...
Erkek dediğin seni koruyacak,kuşatacak.
O nerede olursa olsun seni koruyacağını bileceksin.
Pısırık olmayacak erkek dediğin. Erkek dediğin erkek olacak.
Seni sadece sen olduğun için sevecek. Parayla pulla, kariyerle, güçle, kimin ne dediğiyle hareket etmeyecek.
Hem sevgilin, hem arkadaşın, hem dostun, hem baban, hem çocuğun olacak, huzurla bağrına basacaksın.
Şimdi ben çoğaltıp dağıtmış mı oluyorum? Doğrusu pek kestiremedim. Siz yine de anaonim olarak değerlendirin bu yazıyı, ya da şiirimsiyi.
Yazıya gelince; yazarı her kimse, fazlaca ütopik değil mi? Hem bir de işin diğer yönü var..Hadi böyle bir erkek var diyelim. Ya kadın nasıl olacak? Orasını varın siz düşünün kadınlar:) Bence şunu ''İnsan Dediğin''yapalım da hep isteyen ve talep eden durumuna düşmeyelim..
Ben de aynı yazıyı Can Yücel'e ait sanıyordum hatta print edip bizim kızlara okumuş üzerinde yorumlar yapmıştık... ama ne yalan söyleyeyim Can baba niye oturup erkekleri yazsın o güzel aşklar ve ideolojiler yazar demiştim. Bir şekilde beni doğruya ulaştırdığın için teşekkürler...
YanıtlaSilGüzel bir hafta sonu geçirmen dileğiyle canım sevgiler....
YanıtlaSilne kadar cok yalan dolan var dımı..
YanıtlaSiluzucu.
yazı gerçekten üpotik.
YanıtlaSilCan Dündar?Can Yücel?:)
Bu mesele bana çok ilginç geldi. Ünlü bir yazarın ismini kullanarak kendi yazılarını okutan ve tatmin olan insanların olması çok garip. Bence esas can sıkıcı şey ise insanların hiçbirşey bilmedikleri halde başka sitelerin içeriklerini kopyalayıp "çalarak" kendi bloglarında yayımlamaları. Bu çok yaygın. Sonuçta bu örnekteki gibi yanlışları da yayıyorlar haksızlıkları da yayıyorlar.
YanıtlaSilselam arkadaşım.başıma gelen olayı gördünmü?geçen hafta tüm bloglarım yanlışlıkla silindi.tüm çabalara rağman geri alamıyorum.yeni adresim http://beyazsepet.blogspot.com/
YanıtlaSilsadece yarışmayı koydum tüm arkadaşlar toplanınca oylama anketini başlatıcam.beklerim canım.